Esas No: 2022/3132
Karar No: 2022/14823
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3132 Esas 2022/14823 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2022/3132 E. , 2022/14823 K.Özet:
Sanık, elinde kaçak sigara paketleriyle yakalanarak suçlanmış ve mahkum edilmiştir. Ancak, yasa dışı bir arama sonucu ele geçen delillerin yasal olmadığı belirtilerek mahkumiyet kararı bozulmuştur. Ayrıca, sanığa etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması konusunda yanlış bilgi verilmiş olması sebebiyle ödeme ihtaratında yanıltılmıştır. 5320 sayılı yasa gereği 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hüküm bozulmuştur. Kanun Madde Açıklamaları: Anayasa'nın 38/2., 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkraları - hukuka aykırı delillerin kullanılamayacağına dair maddeler. 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesi - kaçakçılığa teşvik edenlere etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceğine dair madde. 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi - 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkrayla değiştirilmiş, etkin pişmanlık durumlarında ödeme indirimi oranına ilişkin düzenlemeler içeren madde.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet kararının incelenmesinde;
Tüm dosya kapsamı ve 12.12.2011 tarihli arama tutanağına göre kolluk güçlerinin cadde üzerinde elinde 7-8 adet küçük paketle yürümekte olan sanığın durumundan şüphelenmeleri üzerine sanığa elinde bulunan paketlerde ne olduğunu sordukları ve sanığın da kaçak sigara olduğunu beyan ederek kendi rızasıyla paketleri açarak ele geçen 319 paket kaçak sigarayı kolluk güçlerine teslim etmesi şeklinde gerçekleşen olayda, arama yapılmasına dayanak teşkil eden mahkemece verilmiş usulüne uygun bir arama kararı olmadığı gibi, gecikmesinde sakınca olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir yazılı arama izni ya da Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında, suçu işlediği yönünde kabulü de bulunmayan sanık hakkında hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, Anayasa'nın 38/2., 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre, hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı gözetilerek sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet kararının incelenmesinde ise;
Hükümden önce 05/08/2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nun 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı 7 gün olarak öngörülen temyiz süresinin 15 gün olarak değiştirildiği, ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20/07/2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay'dan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK'nun 305 ila 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve 1412 sayılı CMUK'nun 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin 1 hafta olduğu gözetilmeden temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle yanıltıcı ifadeler kullanılmış olması, kanun yoluna ilişkin süreler konusunda 1412 sayılı CMUK ve 5271 sayılı CMK'da farklı
düzenlemelere yer verilmesi, 7035 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten sonra temyiz süresi konusunda tereddütler oluşması ve ilk derece mahkemelerince yanıltıcı ifadeler kullanılmasının, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 13/10/2015 tarih, 2015/11-120 Esas, 2015/313 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, avukatlar da dahil olmak üzere başvurucuların kanun yolunda yanılmalarına sebep olduğu gibi, Anayasa Mahkemesi'nin 09/06/2016 tarihli (Başvuru Numarası: 2014/4987) ve 22/09/2016 tarihli (Başvuru Numarası: .../1382) kararlarına göre bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde bulunması nedeniyle sanığın temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığın birleşen ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/735 Esas sayılı 12.12.2011 tarihli eylemi nedeniyle hakkında mükerrer dava bulunduğundan bahisle red kararı verildiğinin anlaşılmış olması karşısında, sanığa yalnızca hakkında mahkumiyet kararı verilen 15.12.2011 tarihli eyleme konu 152 paket kaçak sigara için belirlenen KEMT varakasındaki gümrüklenmiş değerin iki katının bildirilmesi ve 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesi nedeniyle soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmayan sanığa ödeme ihtaratında indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerekirken yazılı şekilde 1/3 olarak bildirilerek sanığın yanıltılması ve ödemediğinden bahisle hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.