Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9359 Esas 2022/15060 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/9359
Karar No: 2022/15060
Karar Tarihi: 27.10.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9359 Esas 2022/15060 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz edildiği belirtilmiştir. Sanığın suçu, 5607 sayılı yasaya muhalefet olarak nitelendirilmiş ve hüküm olarak hükümlülük ve müsadere kararı verilmiştir. Kararda, suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eylemi 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı yasanın 3/11. maddesi kapsamında değerlendirildiği belirtilmiştir. Ancak, yasa değişiklikleri sonucu sanığın durumunun 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, müsadere edilen nakil aracının hak sahibine iadesi yerine hatalı bir şekilde müsadere kararı verildiği belirtilmiştir. Infaz aşamasında yetkinin kısıtlanması ve tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına alınması konularında da hatalı karar verildiği ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 sayılı Yasası 3/11, 3/5, 3/10, 3/22, 5/2, 13/1; 6455 sayılı Yasası; 6545 sayılı Yasası ve 7242 sayılı Yasası'nın 61. maddesi, 62. maddesi, 63. maddesi ve geçici 12. maddenin 2. fıkrası; 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi; 52/4. maddesi; ve 54/4. maddesi dir.
7. Ceza Dairesi         2021/9359 E.  ,  2022/15060 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla,
    Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    2- 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kabule göre de;
    1- Suçta kullanılan nakil aracının kayden maliki olan ...'ın soruşturma aşamasında dosyaya sunduğu dilekçede, aracı sanığa düğün için kullanılmak üzere emaneten verdiği ve suçta kullanılacağını bilmediği yönündeki beyanları, bu beyanlarla uyumlu sanık beyanları ve aksi yönde delil bulunmaması karşısında, aracın iyiniyetli 3. kişiye ait olduğunun kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle müsadere koşulları bulunmayan nakil aracının hak sahibine iadesi yerine yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi,
    2- TCK'nun 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde, ödenmeyen kısmın hapis cezasına çevrilip bir günü 2 saatten olmak üzere kamuya yararlı işte çalışmasına karar verileceğinin ihtarına karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
    3- Davaya konu kaçak yakıt tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 27.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara