(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2012/2658 E. , 2012/9638 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, ... mahallesi 466 ada 1 ve 3 parsel sayılı, 2802,02 m² ve 3600,65 m2 yüzölçümündeki taşınmazların tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu 466 ada 1 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, 466 ada 3 sayılı parsel hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi gereğince orman sınırlandırması yapılmıştır.
Mahkemece, temyize konu 466 ada 3 sayılı parselin orman bilirkişi raporuna göre orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle bu parsel yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda bu taşınmazın (A) işaretli bölümünün eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritalarında orman sayılan yerlerden olduğu gibi eylemli olarak da 80 yaşlarında kızılağaç, gürgen, ladin ve kayın gibi orman ağaçları ile kaplı ve orman sayılan yerlerden olduğu, (B) kısmının ise eylemli ve eski tarihli belgelerde orman sayılmayan yerlerden olduğu belirtildiği halde, mahkemece, raporun sadece (B) kısmına ilişkin olan sonuç bölümü göz önünde bulundurularak hatalı karar verilmiştir. Oysa ki, yukarıda da belirtildiği gibi orman bilirkişi raporuna göre temyize konu 466 ada 3 sayılı parselin (A) işaretli bölümü orman sayılan yerlerden olduğundan bu bölüm yönünden davanın kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 27/06/2012 günü oybirliği ile karar verildi.