Esas No: 2021/8415
Karar No: 2022/15067
Karar Tarihi: 27.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/8415 Esas 2022/15067 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/8415 E. , 2022/15067 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir ceza davası ile ilgili olarak yapılan temyiz başvurusu sonucunda, sanığın 5607 sayılı Yasa'ya muhalefet ettiği tespit edilmiş ve hüküm verilmiştir. Ancak, suç tarihinin 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı ve sonrasında ise 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa'nın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında değerlendirildiği belirtilmiştir. Ayrıca, hüküm vermeden önce 7242 sayılı Yasa'nın 61. maddesi ve 5607 sayılı Yasa'nın 3/22. maddesine eklenen bir düzenleme sanığın lehine uygulanmıştır. Ancak, yerel mahkemenin yaptığı hükümler objektif koşullara uygun değildir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5607 sayılı Yasa'nın 3/11., 3/5, 3/10., 3/22. ve 5/2. maddeleri
- 6455 sayılı Yasa
- 6545 sayılı Yasa
- 7242 sayılı Yasa'nın 61. ve 62. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nun 7. ve 53. maddeleri
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1- CMK'nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine objektif koşullar bakımından engel hali bulunmayan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep eden sanığın kendisine bildirilen kamu zararını 04.02.2015 tarihinde ödediği ve buna ilişkin makbuzun 04.02.2015 hakim havale tarihi ile dosyaya sunulduğu anlaşılmakla, bu husus göz ardı edilerek sanık hakkında kamu zararını gidermediği şeklindeki yerinde olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2- 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Davaya konu kaçak yakıt tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
4- Suçta kullanılan aracın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK'nun 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık, katılan ... İdaresi vekili ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 27.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.