Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/7179 Esas 2012/9461 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7179
Karar No: 2012/9461

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/7179 Esas 2012/9461 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/7179 E.  ,  2012/9461 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi (Müstemir Yetkili)

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı - davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı – davalı Hazine vekili, 14.02.2011 tarihli dilekçesiyle ... 101 ada 46 parsel hakkında 2005/1 esas sayılı dosyayla açılan dava sonucunda mahkemece hüküm kısmında sehven 101 ada 50 parsel için hüküm kurulduğunu, 101 ada 50 parsel hakkında derdest dava olduğunu, bu nedenle, 2005/1-2011/81 sayılı kararın hüküm kısmındaki parsel numarasının 46 olarak düzeltilmesi istemiyle tavzih talebinde bulunmuştur. Mahkemece; mahkememizin 2005/1 - 81 Esas - Karar sayılı kesinleşmiş kararının infazı için dava dosyasının tapu müdürlüğü"ne gönderildiği ve 27/04/2006 tarihinde 50 parsel sayılı taşınmazın tapuya kayıt ve tescil edildiği, tashih istenilen hükmün kesinleşerek icra edilmesi nedeniyle mahkememizce hükmün icrasından sonra tashih kararı verilemeyeceği anlaşıldığından, tavzih talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı – davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Kadastro mahkemesinin 2004/58 esas sayılı dava dosyasıyla ... tarafından 101 ada 40, 46 ve 50 parsellere ilişkin olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla kadastro tespitine itiraz davası açıldığı, 15.12.2004 tarihli celsede 101 ada 46 ve 50 parsellere ilişkin davaların bu dosyadan tefrik edilmesine karar verildiği ve 101 ada 46 parsele ilişkin davanın mahkemenin 2005/1, 101 ada 50 parsele ilişkin davanın mahkemenin 2005/2 esasına kaydının yapıldığı, ancak dava dosyaları tefrik edilirken yanlışlıkla 101 ada 50 parsele ait kadastro tutanağının 2005/2 esas sayılı dava dosyası içine konulması gerekirken, 2005/1 esas sayılı dava dosyasının içinde ve yine 101 ada 50 parsele ilişkin kadastro tespit tutanağının da 2005/2 esas sayılı dava dosyası içine konulması gerekirken, 2005/1 esas sayılı dava dosyasının içine konulduğu anlaşılmıştır. Çekişmeli 101 ada 50 parsel sayılı taşınmaza ilişkin 2005/2 esas sayılı dava dosyası halen derdest olup bu dava dosyasında tüm incelemenin 101 ada 50 parsele yönelik yapıldığı görülmektedir.
    Temyize konu dava dosyasında ise, mahkemece mahallinde 09.11.2005 tarihinde 101 ada 46 parsele yönelik olarak keşif yapıldığı ve bilirkişiler tarafından 101 ada 46 parsele yönelik inceleme yapılarak rapor düzenlendiği ve davacı ..."ın keşif sırasında 46 parsele yönelik davayı yanlış açtığını, bu taşınmazda her hangi bir hakkı olmadığını bildirerek davadan feragat ettiği anlaşılmıştır. Aynı şekilde mahkemenin 16.12.2005 tarihli gerekçeli kararında da gerekçe kısmında 101 ada 46 parsele yönelik olarak gerekçe düzenlendiği halde, sonuç kısmında davanın feragat nedeniyle reddine ve 101 ada 50 parselin meşelik niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği görülmektedir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle; 2005/1 esas sayılı dava dosyasında 101 ada 46 parselin davalı olduğu ve davacı ... tarafından bu parsele ilişkin davadan feragat edildiği sabit olduğu halde, mahkemece sehven 101 ada 50 parsele ilişkin kadastro tespit tutanak aslının bu dava dosyasında olması nedeniyle 101 ada 50 parsele yönelik hüküm kurulduğu, bunun maddi
    hatadan kaynaklandığı anlaşıldığından, mahkemece tavzih talebinin kabulüyle 101 ada 50 parselin tapu kaydının itirazlı hale getirilerek ve 101 ada 46 parsele ait kadastro tutanak aslının 2005/2 esas sayılı dava dosyasından alınarak bu dosya içine konulmasına, hüküm kısmındaki maddi hatanın düzeltilmesine ve yine, aynı şekilde bu dava dosyası içinde bulunan 101 ada 50 parsele ilişkin kadastro tutanak aslının da 2005/2 esas sayılı dava dosyası içine konulmak üzere gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 25/06/2012 günü oybirliği ile karar verildi.






    Hemen Ara