Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/23505 Esas 2013/28312 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/23505
Karar No: 2013/28312

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/23505 Esas 2013/28312 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/23505 E.  ,  2013/28312 K.

    "İçtihat Metni"

    ... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09.04.2013 tarih ve 2012/467 2013/179 sayılı hükmün Dairenin 13.6.2013 tarih ve 16166-16223 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

    KARAR

    Davacı, ... Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamındaki evini konut karşılığında davalıya devrettiğini, kıymet takdir komisyonu eki niteliğinde olan analiz raporundaki bedelin yanlış hesaplandığını, yapı sınıfının hatalı olarak belirlendiğini ileri sürerek fazlası saklı kalmak üzere 1000 TL"nın tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacı alacağı 7128 TL kabul edilerek ve taleple bağlı kalınarak, 1000 TL"nın tahsiline hükmedilmiş karar davalıca temyiz edilince dairemizce hükmün onanmasına karar verilmiş; davalı bu defa karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    Davacı eldeki davada, kentsel dönüşüm projesi kapsamında bulunan evini davalı belediyeye devrederken bina, tesis ve müştemilatların bedelinin eksik bulunduğunu belirterek talepte bulunmuştur. Hemen belirtmek gerekirki, taraflar arasındaki ilişki sözleşme ilişkisi olup, taraflar arasında düzenlenen 1.7.2009 tarihli sözleşme ve sözleşmenin eki niteliğinde bulunan kıymet takdir komisyonu analiz raporu her iki tarafıda bağlayıcı niteliktedir. Bir başka anlatımla, tarafların hak ve yükümlülüklerinin sözleşme kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Bu bağlamda, davacı ancak sözleşme ve eki niteliğindeki analiz raporunda yer aldığı halde kendisine ödenmemiş bir bedel var ise ancak onu isteyebilir. Bu husus dairemizin öteden beri deyişmeyen kararlarıyla istikrar kazanmış olup, yerel mahkemelercede çoğunlukla bu yönde kararlar verilmektedir. Bu itibarla analiz raporunda yer alan tüm yapı bedeli davalı belediyece davacıya ödenmiş ise veya davacının borcundan mahsup edilmiş ise davacının başka bir talepte bulunamayacağı dairemizce baştan beri benimsenmiş bulunmaktadır ve uygulamada bu yönde oluşmuştur. Dairemizin istikrar bulmuş bu uygulamasına ters bir kararın zuhulen onanmış olması maddi hata niteliğinde olup, taraflar lehine usulü kazanılmış haktan söz edilemez. Dava konusu olayda, davacı analiz raporunda belirlenen tüm yapı bedelini 1.7.2009 tarihli sözleşmede belirtildiği üzere almış olduğundan başka bir talepte bulunması olanaksızdır.
    Mahkemenin kararının dairemizce onanması ve miktar itibariyle karar düzeltme sınırırın altında olması halinde de, dairemizin istikrar bulmuş uygulamasına tamamen ters mahiyette olduğundan ve açık maddi hata niteliğinde bulunduğundan davacı lehine usulü kazanılmış haktan söz edilemez. Bu itibarla karar düzeltme sınırının altında olsa dahi, onama kararı açık maddi hataya müstenit olduğundan davalının karar düzeltme talebinin kabulüne ve davanın bütünüyle reddedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının karar düzeltme itirazlarının kabulüne, dairemizin 13.6.2013 gün ve 2013/16166-16223 sayılı onama kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının gösterilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara