Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/1088 Esas 2011/4962 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1088
Karar No: 2011/4962
Karar Tarihi: 30.05.2011

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/1088 Esas 2011/4962 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2011/1088 E.  ,  2011/4962 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, ilk kesinti tarihini takip eden aybaşından itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    Dava, davacı murisinin 01.08.2004 – 31.01.2008 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı murisi Mustafa Gezmeli"nin Kuruma sigortalı tescilinin 01.09.2007 tarihinde yapıldığı, 01.01.1998 tarihinden itibaren Balya Ziraat Odası"na, 05.03.1999 tarihinden itibaren ... Tarımsal Kalkınma Kooperatifine kayıtlı olduğu, davacının dosyaya sunduğu 43 adet müstahsil makbuzunda davacının ... Tarımsal Kalkınma Kooperatifine süt teslim ettiği ancak prim kesintisinin yapılmadığı, davacının 01.09.2007 tarihinden önce Kuruma tescili bulunmadığı gibi prim kesintisi yoluyla kayıt ve tescil konusundaki sigortalılık iradesini de ortaya koymadığı anlaşılmakla davanın reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Hemen Ara