Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/9697 Esas 2022/15211 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıklar hakkında 5809 ve 5607 sayılı yasalara muhalefet suçlarından dava açılmıştır. Yerel mahkeme sanıkların 5809 sayılı yasaya muhalefet suçundan mahkumiyetine ve 5607 sayılı yasaya muhalefet suçundan hükümlülüğüne karar vermiş, ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar henüz kesinleşmediği için dava zamanaşımının durduğu kabul edilerek sanıkların temyiz itirazları yerinde görülmüştür. Yargılama sürecinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin tartışmalar yaşanması nedeniyle, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu Başkanlığı'nın da yargılama sürecine dahil edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ele geçen kaçak eşyalar ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK.nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 5809 sayılı Yasa, 5607 sayılı Yasa, 5320 sayılı Yasa, 1412 sayılı CMUK, 5237 sayılı TCK, 5271 sayılı CMK.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5809 ve 5607 sayılı Yasalara muhalefet

HÜKÜM : Sanıklar hakkında 5809 sayılı Yasaya muhalefetten hükümlülük; 5607 sayılı Yasaya muhalefetten hükümlülük, erteleme
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan ... İdaresi vekilinin, sanıklar hakkında 5809 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suç vasfına göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresinin davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığı gibi katılmasına karar verilmesi de hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden, Gümrük İdaresi vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II) O yer Cumhuriyet Savcısı ile sanıkların 5809 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5809 sayılı Yasaya muhalefet suçundan doğrudan zarar gören kurumun Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu Başkanlığı olduğu, bu anlamda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 20/05/2015 tarih, 2013/651 Esas ve 22015/261 Karar sayılı hükme yönelik anılan kurumun itiraz hakkının bulunduğu gözetilerek, yargılamaya katılma hakkı bulunan kurum olan Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu Başkanlığı'na hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin mahkemenin bahse konu kararının tebliğ edilmemesi nedeniyle henüz kesinleşmediği cihetle, sanıklar hakkındaki dava zamanaşımının durmadığı gözetilerek;
Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK.nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre suç için asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanıkların savunmalarının alındığı 25/03/2014 tarihinden itibaren 8 yıllık asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, anılan maddeler uyarınca sanıklar hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddesine göre DÜŞÜRÜLMESİNE,
III) O yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ve katılan ... İdaresi vekilinin 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği nazara alındığında, sanıkların eylemlerinin 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçunu oluşturup, suçtan doğrudan zarar gören kurumun ise Gümrük İdaresi olduğu, bu anlamda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 20/05/2015 tarih, 2013/651 Esas ve 22015/261 Karar sayılı hükme yönelik anılan kurumun itiraz hakkının bulunduğu gözetilerek, yargılamaya katılma hakkı bulunan ve 25/03/2014 tarihli duruşmada katılmasına karar verilen Gümrük İdaresi 'ne hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin mahkemenin bahse konu kararının tebliğ edilmemesi nedeniyle henüz kesinleşmediği cihetle, sanıklar hakkındaki dava zamanaşımının durmadığı gözetilerek;
Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK.nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre suç için asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanıkların savunmalarının alındığı 25/03/2014 tarihinden itibaren 8 yıllık asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla, O yer Cumhuriyet Savcısı, katılan ... İdaresi ile sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, anılan maddeler uyarınca sanıklar hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddesine göre DÜŞÜRÜLMESİNE, ele geçen kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK.nun 54/4. maddesi gereğince MÜSADERESİNE, 31/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.