Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/5919 Esas 2011/4852 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5919
Karar No: 2011/4852
Karar Tarihi: 18.05.2011

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/5919 Esas 2011/4852 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2011/5919 E.  ,  2011/4852 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, şirket, bordroda gösterilen işçiler dışında işçi çalıştırılmadığının ve işçilik olmadığının tespitiyle, borcu bulunmadığının, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı işveren, Trabzon Sağlık Yüksek Okulu yemekhane işletim işinde bildirimi yapılan işçiler dışında işçi çalıştırılmadığının ve eksik işçilik bildirimi olmadığının ve borçlu olmadığının tesbiti ile buna aykırı Kurum işleminin iptalini istemiştir. Yargılama devam ederken 28.3.2001 tarihli dilekçe ile 6111 sayılı Yasa’nın af ile ilgili hükümlerinden yararlanması gerektiğinin ve itirazi kayıtla ödemiş olduğu miktarın 6111 sayılı Yasa kapsamında belirlenecek borç tutarından mahsubunu istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile,18.07.2007 tarih ve 2007/12 sayılı Kurum kararının iptaline,bordroda gösterilen işçiler dışında ve ikiden fazla işçinin işyerinde çalıştırılmadığının ve eksik işçilik olmadığının, ayrıca Ekim 2001-Haziran 2002 tarihleri arasında 10.01.2011 tarihli bilirkişi raporunda bildirilen sürelerde eksik bildirim yapıldığının ve buna ilişkin ek tahakkuku gereken miktarlar dışında prim, issizlik sigortası prim borcu ile gecikme zammı borcu bulunmadığının tespitine,davacının davadan sonra yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasadan faydalandırılması gerektiğine ve itirazi kayıtla yatırmış olduğu ödemelerin mahsubuna, karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı şirkete 22.06.2007 tarihinde 57861 takip sayılı karar ile 01.10.2001-14.06.2002 tarihleri arası KTÜ Sağlık Yüksek Okulu Yemekhane işletim hizmeti ile ilgili olarak düzenlenen 16.05.2007 tarihli müfettiş raporuna dayanılarak 2001/10,11,12. aylar ile 2002/1-6. aylara ilişkin eksik işçilik bildirimi yapıldığı nedeniyle 1.214.31 TL prim ve 4.288.76 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 5.503.07 TL resen borç tahakkuk ettirildiği, borcun 16.07.2007 tarihinde tebliğ edildiği,davacının 16.07.2007 tarihinde itiraz ettiği, itirazın kurumca 18.07.2007 tarihinde reddedildiği, itirazın reddi kararının 17.08.2007 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, 17.09.2007 tarihinde dava açıldığı,İhale Makamının, Karadeniz Teknik üniversitesi Rektörlüğü olduğu,sözleşmenin 26.07.2001 tarihinde yapıldığı,yapılan işin, Üniversiteye bağlı Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı Trabzon sağlık Yüksek Okulu yemekhane işletim işi olduğu,
    işin süresinin 01.10.2001-14.06.2002 tarihleri arasını kapsadığı,KTÜ Rektörlüğünce yazılan 11.01.2005 tarihli yazıya ekli bilgi formunda, çalıştırılacak işçi sayısının bilgi formu adı altında 3 (üç) işçi tam gün olarak belirtildiği,18.07.2008 tarihli cevabı yazıda 01.10.2001-14.06.2002 tarihleri arası davacı şirkette çalıştırılacak işçi sayısının 2 olarak bildirildiği,çelişkinin giderilmesi için yazılan yazıya verilen 20.01.2009 havale tarihli yazıda 11.01.2005 tarih ve B.30..2.KTÜ.0.70.79.00/00-710.2/27 sayılı yazı ekindeki bilgi formunda çalıştırılan işçi sayısının 3(üç) olarak sehven yazıldığının,Trabzon Sağlık Yüksek Okulu yemekhane hizmetleri işinin ... Tur.İnş.Taah. Nak.Tem.Yem.Hiz.Tic. Ltd. Şirketinde 01.10.2001-14.06.2002 tarihleri arası çalıştırılacak işçi sayısının iki (2) işçi ve bu işçilerin ... ... adlarında işçiler olduklarının bildirildiği,16.05.2007 tarihli Müfettiş raporunda, davacı işyerinde asgari işçilik incelemesi yapıldığı, davacı şirketten ilgili belgelerin istendiği, şirketce belgelerin göndermediği, bunun üzerine Müfettişce KTÜ Rektörlüğünce dosyaya sunulan 11.01.2005 tarihli yazıya ekli ihale belgesinde işyerinde 3 işçinin çalıştığının bildirilmiş olması işin 01.10.2001 tarihinde başlaması ve 14.06.2002 tarihinde sona ermesine göre ,kuruma bildirilen ve bildirilmesi gereken işçilik miktarlarının hesaplandığı ve eksik işçilik bildirimi olduğunun tesbit edildiği,davacı şirketce ,2001/10. ayda bildirim yapılmadığı, 2001/11. ayda 12 gün eksik bildirim yapıldığı, 2002/2. ayda bir işçinin bildiriminin tam yapıldığı 2. işçi için 20 gün eksik bildirim yapıldığı,2002/3,4,5,6. aylarda bir işçinin bildiriminin yapıldığı görülmüştür.
    Hukuk Usulu Muhakemeleri Kanunu"nun 83. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunu değiştirebilmesi imkanını sağlamaktadır. İki taraf da duruşmada hazır iseler ıslah sözlü olarak yapılabilir. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Başka bir anlatımla ıslah, açılmış bir davada taraflarca yapılmış usule ilişkin işlemlere yönelik olarak yapılmalıdır. Bu bağlamda, yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmamaktadır. Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de, yeni dava konusu önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Ancak, davacı peşin harç yanında başvuru harcını da yatırarak yeni bir talep de bulunması hallerinde ise bir ek dava olarak nitelendirilme hali olayımız dışındadır.
    Somut olayda davacının dava dilekçesinde yapılandırma yasasından yararlandırılması konusunda bir talebi bulunmadığı ve dava konusu yapmadığı bir konuda ıslahla talepte bulunamayacağı halde mahkemece bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.
    Mahkemenin kabul şekli bakımından da söz konusu ıslahın maktu ıslah harcı yatırılmadan yapılmasına göre, usulüne uygun olmayan ıslaha değer verilip, hüküm kurulması isabetsizdir.
    Öte yandan, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 388. maddesinde; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, 389.maddesinde ise verilen karar ile iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ve haklar şüphe ve tereddüdü mucip olmayacak surette gayet sarih ve açık yazılacağı bildirilmiştir. Buna göre davacının eksik işçilik bildirimi nedeni ile Kuruma olan prim borç miktarı kararda,açık,şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde belirtilmeyerek infazda sorun oluşturacak şekilde hüküm kurulması yanlış olmuştur.
    Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. ve 2. bendlerinin tamamen silinerek yerlerine, “ Davanın kısmen kabulü ile, 18.07.2007 tarih ve 2007/12 sayılı kurum kararının iptaline,bordroda gösterilen işçiler dışında ve ikiden fazla işçinin işyerinde çalıştırılmadığının ve eksik işçilik olmadığının, ayrıca Ekim 2001-Haziran 2002 tarihleri arasında 10.01.2011 tarihli bilirkişi raporunda Ekim 2001 - Haziran 2002 tarihleri arasında her ay için bildirilen miktarda toplam 1.643.42-TL eksik işçilik bildirimi yapıldığının ve davacının buna ilişkin ek tahakkuku gereken miktarlar dışında prim, issizlik borcu ile gecikme zammı borcu bulunmadığının tespitine,
    Dava konusu edilmeyen konuda ıslahla talepte bulunulması mümkün olmadığından davacının 6111 sayılı Yapılandırma Yasasından faydalanması gerektiğinin tespiti ve mahsup talebi ile ilgili ayrıca dava açma hakkı saklı kalmak üzere bu konudaki talebinin reddine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 18.05.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara