Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/6342 Esas 2011/4835 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/6342
Karar No: 2011/4835
Karar Tarihi: 18.05.2011

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/6342 Esas 2011/4835 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2011/6342 E.  ,  2011/4835 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, murisinin, 1.6.2001- 18.1.2003 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere ve temyiz nedenlerine göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, davacının murisi olan eşinin 01.05.1995-01.05.2000 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Davacı vekili son duruşmada 01.06.2001-18.01.2003 tarihleri arasındaki dönemin tespitini isteyerek talebini daraltmıştır.
    Mahkemece, davanın kabulü denmek süretiyle davacı murisinin 01.06.2001-18.01.2003 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.
    Kural olarak davayı kaybeden taraf yargılama giderleri ve avukatlık ücretinden sorumludur. Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa mahkemenin yargılama giderlerini taraflar arasında paylaştırması gerekir.(HUMK md.417). Somut olayda davacının dava dilekçesindeki talebinin daraltılması nedeniyle mahkemece daraltılan bu talebe göre karar verilmesi durumunda istemin bir kısmından feragat edildiğinden davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken davanın kabulü denmek suretiyle davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının l nolu bendindeki "davanın kabulü" sözcüklerinin çıkarılarak yerine "Davanın kısmen kabulü" sözcüklerinin yazılmasına, l. bendin sonuna "fazla talebin reddine" sözcüklerinin eklenmesine, hüküm fıkrasına son bent olarak "Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 18.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara