Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/689 Esas 2012/6231 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/689
Karar No: 2012/6231

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/689 Esas 2012/6231 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/689 E.  ,  2012/6231 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesine göre yapılan kadastro çalışmalarında ... mahallesi 112 ada 16 parsel sayılı, 885,54 m2 yüzölçümlü taşınmaz, kesinleşen 2/B madde uygulaması nedeniyle tutanağın beyanlar hanesinde, “İşbu taşınmaz bahçe vasfı ile kullanıcısı bulunamadığından ... adına tespiti yapılmıştır.” 2/B şerhi de verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, taşınmazın 200 m2 bölümünün 1987 yılında satın aldığından beri vergi ödeyerek kullandığını belirterek dava açmıştır. Mahkemece taşınmazın 2/B sahasında kaldığı ve zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kesinleşen 2/B sahasında kaldığı, öncesi orman olduğundan zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davanın niteliği tam olarak açıklığa kavuşturulmadan hüküm kurulmuştur. Yörede, 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi hükümlerine göre kullanım kadastrosu yapılarak 2/B’lik alanların kullanıcılarının belirlenmesi işleminden sonra davanın açıldığı, dava ve temyiz dilekçelerinde de taşınmazın kullanıcısı olduğunu belirtmesi karşısında davacıya dava dilekçesinin açıklattırılması, davayı gerçekten tapu iptali ve tescil davası olarak açmış ise, başkaca bir işleme gerek kalmadan davanın reddedilmesi, kütüğün beyanlar hanesine zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle açılmış ise, iddia ve savunma çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir. Bu husus açıklığa kavuşturulmadan davanın tapu iptali ve tescil olarak nitelendirilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 24/04/2012 günü oybirliği ile karar verildi.





    Hemen Ara