Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3114 Esas 2022/15375 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3114
Karar No: 2022/15375
Karar Tarihi: 01.11.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3114 Esas 2022/15375 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2022/3114 E.  ,  2022/15375 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM:Sanık ... hakkında istinaf başvurusunun esastan reddi, sanıklar ... ve ... hakkında beraat
    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra ... Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Katılan ... İdaresi vekilinin temyiz isteminin 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlere ilişkin olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    I-Sanık ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK'nun 286/2-g maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen on yıl veya daha az hapis cezasını veya adlî para cezasını gerektiren suçlarla ilgili beraat kararlarına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, katılan vekilinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nun 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Sanıklar ... ve ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK'nun 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile katılan vekilinin temyiz dilekçesinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde sanık ...'ın vaki istinaf başvurusunun kabulü ve istinaf yasa yoluna başvurmayan sanık ...'e sirayet ettilmesi ile adı geçen sanıklar hakkındaki mahkumiyet hükümlerinin kaldırılarak sanıkların beraatine dair kararın temyizi üzerine yapılan incelemede;
    24/03/2017 günü saat 22.26 sıralarında ... Restoran adlı iş yerinde ... ve yanında bulunan iki şahsın uyuşturucu madde sattığı ihbarının ulaşması üzerine Boyabat Cumhuriyet Savcılığınca gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle verilen yazılı arama emrine istinaden kolluk görevlilerince aynı gün saat 22.35 sıralarında ... Restoran adlı iş yerine gidildiği, iş yerinde ... adlı bir şahsa rastlanılmadığı, işyerinde bar kısmı arkasında bulunan dolap içerisinde görülen dolu içki şişeleri kontrol edildiğinde üzerlerinde ... ibareleri bulunan 3 tane 50 cc'lik, 1 tane 35 cc'lik, 4 tane 70 cc'lik, 2 tane 100 cc'lik rakı ile 1 tane İSTANBULU marka 100 cc'lik ağzı açık votkanın görülerek bandrollerinin sahte olduğu
    şüphesiyle bahsi geçen 11 şişe içkiye el konulduğu, iş yeri sahibi tarafından iş yerinin işletme yetkisinin 16/03/2017 tarih ve 02246 no'lu vekaletname ile arama sırasında da iş yerinde olduğu anlaşılan sanık ...'e devredildiğinin belirlendiği, dosyada mevcut vekaletname içeriğine göre iş yeri sahibi olan sanık ...'ın iş yeri ile ilgili tüm işlemleri yapabilmesi konusunda sanık ...'e vekalet verdiğinin anlaşıldığı, ...'ün müdafisiz kolluk ifadesinde; iş yeri sahibi ...'ın kesinleşen cezası nedeniyle 21/03/2017 tarihinde 1 haftalığına cezaevine girdiğini, bu süre zarfında iş yerine bakması için de kendine vekaletname verdiğini, el konulan içkileri iş yerine kendisinin almadığını, el konulan içkilerin iş yerine ...'ın cezaevine girmeden önce alınmış içkiler olduğunu, kendisinin iş yerine içki alımı yapmadığını belirttiği, sanık ...'ın savcılık ifadesinde; 21/03/2017 günü cezaevine girdiğini, 28/03/2017 günü ise tahliye olduğunu, bu süre zarfında iş yerini emaneten arkadaşı ...'e bıraktığını, iş yerine içkilerin günlük olarak ... Büfe ve ... Büfe adlı iş yerlerinden alınmakta olduğunu, iş yerine içki alımının şef garson olan sanık ... ve sanık ... tarafından yapılmakta olduğunu, özellikle rakı alım işine de sanık ...'ın bakmakta olduğunu, el konuların içkilerin nereden alındığını bilmediğini belirttiği, sanık ...'ün müdafisiz kolluk ifadesinde; ...'ın restoranda işçi olarak çalışmakta olduğunu, el konulan içkileri iş yerine sanık ...'nın cezaevinde olduğu sırada kendisinin ... Büfe ve ... Büfeden aldığını, içkilerin sahte bandrollü olduğunu bilmediğini belirttiği, soruşturma aşamasında ... Büfe ve ... Büfe adlı iş yeri sahiplerinin bilgi sahibi sıfatıyla alınan beyanlarında bahse konu restoranta içki satışı yapmakta olduklarını ancak kendilerinin yasal ürünler sattıklarını, yasal olmayan içkilerin başka yerlerden alınmış olabileceğini belirttikleri ve her iki büfede yapılan bandrol denetiminde herhangi bir usulsüzlüğe rastlanmadığı, 09/06/2017 tarihli ... ekspertiz raporu ve ... Gıda kontrol Laboratuvar Müdürlüğü'nün 30/03/2017 tarihli analiz raporlarına göre; el konulan içkilerden 1 şişe 100 cc lik, 1 şişe 70 cc'lik ve 1 şişe 35 cc'lik ... marka rakının orijinal ve ... Gıda Kodeksine uygun olduklarının, el konulan diğer 8 şişe içkinin ise sahte/taklit bandrollü olduklarının ve ... Gıda Kodeksine uygun olmadıklarının belirtildiği, bunun üzene orijinal olan içkilerin sahibine iade edildiği, sahte/taklit bandrollü 8 şişe içki için ise sanıklar ..., ... ve ...'a 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kamu davası açıldığı, ilk derece mahkemesinde alınan savunmalarında; sanık ...'ün ...'nın cezaevinde olduğu sırada iş yerine vekaletname ile kendisinin baktığını ancak iş yerine içki alımlarının sanık ... tarafından yapılmakta olduğunu, suçlamayı kabul etmediğini belirttiği, sanık ...'ın, restorantına içki alımlarının sanık ... tarafından yapılmakta olduğunu, suçlamayı kabul etmediğini belirttiği, sanık ...'ün ise iş yerine içki alımını iş yeri sahibi sanık ... ile birlikte kendisinin yapıyor olduğunu ancak dava konusu içkileri iş yerine sanık ...'nın aldığını, kolluk ifadesinde de aynı yönde beyanda bulunduğu halde tutanağa farklı geçirilmiş olduğunu, suçlamayı kabul etmediğini belirttiği, ilk derece mahkemesince 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan sanıklardan ...'in delil yetersizliğinden beraatine, diğer sanıklar ... ve ...'ın ise mahkumiyetine karar verildiği, hükmün ...'in beraati ile sınırlı olarak Gümrük İdaresi vekili ile sanık ... tarafından istinaf edildiği, sanık ...'ün ise usulünce yapılan gıyabi karar tebliğine karşın istinaf isteminde bulunmadığı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesince duruşma açıldığı, sanıklar ... ve ...'ün savunmalarının alındığı, sanıklar ... ve ...'in ilk derece mahkemesindeki savunmalarını tekrar ettikleri, yapılan yargılama sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince sanık ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik istinaf başvurusunun kesin olmak üzere esastan reddine karar verildiği, sanık ... yönüyle yapılan değerlendirmede ise ''.. sözkonusu işyerinin sanık ...'a ait olduğu, sanık ...'nın olay tarihinde cezaevinde olması sebebiyle işyeri ile sanıklar ... ve ...'ün ilgilendikleri, işyerinin resmi idaresi ile igili olarak sanık ...'e noterden düzenlenmiş vekaletname verildiği, sanık ...'ın ise şef garson olarak çalıştığı ve suça konu bandrolsüz
    içkileri sanık ...'nın alıp dolaba koyduğunu, bu içkileri kendisinin almadığını beyan ettiği, sanık ...'nın da atılı suçlamayı kabul etmediği, bu durumda müsnet suçun sanık ... tarafından işlendiğine dair somut ve kesin delil bulunmadığı, dosya kapsamına göre, suç tarihinde Boyabat Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan sanık ...'nın işyerinde yapılan aramada ele geçen 3 adet ... marka ürünün ve bandrolünün orjinal olduğu ve soruşturma aşamasında iade edildiği, TCK'nın 186. maddesi kapsamında kalmadığı Adli Tıp Kurumu raporuyla ortaya çıkan suça konu içkilerin de nitelik ve miktar itibariyle 5607 sayılı Yasa kapsamında kalmadığı anlaşıldığından sanık ...'nın, bu suçtan da beraatine karar verilmesi lüzumunun bulunduğu, sanık ... hakkında müsnet suçlardan kurulan beraat hükümlerinin 7035 sayılı Kanunun 15. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nun 280. maddesine eklenen 3. fıkrası uyarınca hükmü istinaf etmeyen sanık ...'e de sirayetine karar verilmesi gerektiği'' şeklindeki gerekçeyle ise sanıklar ... ve ... hakkındaki mahkumiyet kararlarının kaldırılarak sanıkların suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle CKM'nun 223/2-a maddesi uyarınca beraatlerine karar verildiği anlaşılmakla;
    Alkollü restoran şeklinde işletilmekte olan iş yerinde bar kısmının arkasında bulunan dolap içerisinde ele geçen, 2 farklı tür ve çeşitli ebatlardaki içkilerin; bulunduğu yer, miktar ve niteliği, yakalanış şekli, ticari iş yerinde yakalanmış olması ve sanık savunmalarında da dava konusu içkilerin iş yerinde satışa arz edilen içkilerden olduğu noktasında bir itiraz bulunmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sahte/taklit banrollü içkilerin iş yerinde ticari kasıtla bulundurulduğu ve eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında olduğu, bölge adliye mahkemesinin dava konusu içkilerin nitelik ve miktar itibariyle 5607 sayılı Yasa kapsamında bulunmadığından suçun unsurlarının oluşmadığı şeklindeki gerekçesinin hatalı olduğu, ancak hükmü istinaf eden sanık ...'nın kaçak içkilerin iş yerinde ele geçirildiği sırada cezaevinde bulunması, sanık ...'nın cezaevinde olduğu tarihte iş yerinin işletmesinin hakkındaki beraat kararı bölge adliye mahkemesinin kesin olmak üzere verdiği esastan red kararı ile kesinleşen sanık ... tarafından yapılmış olması, sanık ...'nın içkileri iş yerine kendisinin satın almadığı, iş yerine içki alımının sanık ... tarafından yapılmakta olduğunu belirtmesi, sanık ...'ın ise mahkeme huzurundaki savunmasında kabul etmese de müdafisiz kolluk ifadesinde bu hususu doğrulaması nedeniyle sanık ...'nın atılı kaçakçılık suçunu işlediğine dair savunmasının aksine her türlü şüpheden uzak mahkumiyetini gerektirir nitelikte delil bulunmadığı ve sanık ... hakkında CMK'nun 223/2- e maddesi uyarınca delil yetersizliğinden beraat kararı verilmesi gerektiği, lehe bozmanın sirayetinin ancak aynı hukuki durumda bulunan sanıklar için söz konusu olabileceği, Bölge adliye mahkemesince hatalı şekilde CMK 223/2-a maddesi uyarınca suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmesi nedeniyle bozmanın hükmü istinaf etmeyen sanık ...'a sirayet ettirildiği, delil durumları farklı olan, aynı hukuki durumda bulunmayan sanıklar arasında delil yetersizliğinden verilen beraat kararının sirayetinin ise mümkün olmadığı cihetle; sanık ... hakkında verilen beraat kararının neticesi itibariyle doğru olduğu, söz konusu kararın mahiyeti gereği hükmü istinaf etmeyen sanık ...'e sirayet ettirilmesi sonucu sanık ...'ın da beraatine hükmedilmesinin ise hukuka aykırı olduğu anlaşılmakla;
    A)Neticesi itibariyle doğru olan sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, katılan vekilinin bu yöndeki temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nun 302/1. madde ve fıkrası gereğince ESASTAN REDDİNE,
    B)Sanık ... hakkında kurulan beraat kararı yasaya aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5271 sayılı CMK'nun 302/2. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nun 304. maddesi uyarınca dosyanın gereği için ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 01/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara