(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2011/17205 E. , 2012/6067 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı bakanlıklar vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1958 yılında yapılan kadastro sırasında ... köyü 241 sayılı 5.600 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 158 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... adına tespit edilmiş, itirazsız kesinleşmiştir. Daha sonra, ifraz ve 2859 sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sonucu oluşan 107 ada 257 sayılı 2.576,98 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 21.05.2010 tarihinde yapılan satış üzerine ..."e geçmiştir. Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile Maliye Bakanlığı vekili, 107 ada 257 sayılı taşınmazın 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığından tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tescili ve beyanlar hanesindeki üçüncü kişiler ve kurumlar lehine konulan haciz ve şerhlerin kaldırılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı bakanlıklar vekili tarafından yargılama giderleri yönünden, davalı ... vekili tarafından esas yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali tescil, beyanlar hanesindeki şerhlerinin silinmesi niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1945 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında 5653 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan makiye ayırma, 1958 yılında genel arazi kadastrosu, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın, 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman tahdidi içinde kaldığına, 1950 yılında 5653 sayılı Yasa hükümlerine göre makiye ayrıldığına, Soğucak köyünde 1950 yılında yapılan makiye ayırma işleminin 24.12.1962 tarihli rapor ile iptal edildiğine, daha sonra 21.11.1991 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığına, makiye ayrılan yerlerde özel yasalar uyarınca oluşturulan tapulara değer verileceği Y.İ.B.B.K.nın 22.03.1996 gün 5-11 sayılı ve H.G.K.nun Y.K.Dnin Ekim 2002 sayısında yayınlanan 27.02.2002 gün ve 2002/1-97 sayılı kararı ile kabul edildiğine, çekişmeli taşınmaza ilişkin makiye ayırmadan sonra özel yasalar uyarınca
oluşturulan tapu kaydı bulunmadığına, kaldı ki, taşınmazın eğiminin %20-25 eğimli olduğu, üzerinin orman bitki örtüsüyle kaplı olduğu, orman ve toprak muhafaza karakteri taşıdığı anlaşıldığına, 6831 sayılı Yasanın 1/j bendinin karşı kavramından funda veya makiliklerle örtülü orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan yerlerin orman sayılacağına, bilimsel olarak da % 12’den fazla eğimli makilik sahaların orman ve toprak muhafaza karakteri taşıması nedeniyle muhafaza(koruma) makisi yani orman sayılması gerektiğine, bu nitelikteki taşınmazların 5653 sayılı Yasa hükümlerine göre makiye ayrılamayacağına, ayrılmış olsa bile yasal dayanağı bulunmadığından yok hükmünde sayılacağına, orman niteliğini koruyan muhafaza (koruma) makilik alanlarda 22.03.1996 gün ve 1993/5-1 sayılı İnançları Birleştirme Kararının ve H.G.K.nun Y.K.D"nin Ekim 2002 sayısında yayınlanan 27.02.2002 gün ve 2002/1-19/97 sayılı kararının uygulama yerinin bulunmadığına, 19.1.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi ve 6099 sayılı Yasanın 17. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen geçici 11. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin davacı bakanlıklar üzerinde bırakılması ve bakanlıklar yararına vekalet ücreti takdir edilmemesinde isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince, davalı ..."ten onama harcının alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı peşin temyiz harcının istek halinde iadesine, bakanlıklardan harç alınmasına yer olmadığına 19/04/2012 günü oybirliğiyle karar verildi.