Esas No: 2021/16833
Karar No: 2022/15287
Karar Tarihi: 01.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/16833 Esas 2022/15287 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/16833 E. , 2022/15287 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Seçim Verme Süresi İçinde Umuma Açık Yerlerde İspirtolu İçki Verme veya İçme
HÜKÜM : Sanıklar hakkında hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Anayasanın 141, CMK’nun 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması gerektiği, sanıkların ihlal ettikleri kabul edilen 298 sayılı Yasanın '' İçki yasağına aykırı hareketler:'' başlıklı 170. maddesinin '' (Değişik: 10/6/1983-2839/60 md.) Oy verme günü, oy verme müddetince, umuma açık yerlerde ispirtolu içki verenler, satanlar veya içenler veya herhangi bir suretle açık veya kapalı şişelerde ispirtolu içki satanlar veya alanlar üç aydan altı aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılırlar.'' hükümlerini amir olduğu anlaşılmakla birlikte, okul yanındaki boş arazide alkol aldıkları kabul edilen ve haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanıklar ... ve ...' nın yanına alkollü olarak geldikleri ifade edilen sanıklar ... ve ...' nun umuma açık yerde içki içtikleri ya da suç tarihinde içki satın aldıklarına ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde gösterilmeden gerekçesiz hüküm kurulması,
Kabule göre;
1- 02.12.2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasanın 12. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nun ön ödemeyi düzenleyen 75. maddesinde yapılan değişiklik sonucu, 298 sayılı Yasanın 170. maddesine aykırılık suçunun ön ödeme kapsamına alınması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
2- 298 sayılı Yasanın 170. maddesinde öngörülen hapis cezası üst haddinin 6 ay olduğu gözetilerek;
Anayasa Mahkemesi'nin 25.06.2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Yasanın 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK'nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın Geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli, 2020/81 Esas ve 2021/4 Karar sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK'nun 7. ve CMK'nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “basit yargılama usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.