Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/4229 Esas 2011/4715 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4229
Karar No: 2011/4715
Karar Tarihi: 17.05.2011

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/4229 Esas 2011/4715 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2011/4229 E.  ,  2011/4715 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Davacı, 14424-14426 sayılı ödeme emri ve emekli maaşı üzerindeki haczin iptaline, kesilen maaşların iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava, ... Tekstil San. Tic. AŞ’nin yönetim kurulu üyeliğinden ve ortaklıktan ayrıldığı halde anılan şirketin 2001/2-12 ayları ile 2002/1 ayına ait ödenmeyen prim ve işsizlik sigorta prim borçları nedeniyle 2007/87, 2007/88 sayılı takip dosyalarından gönderilen 30.07.2007 gün ve 14426,14426 sayılı ödeme emirlerinin iptali ile 2002 yılı 2-8 aylarına ait prim borçlarından kaynaklanan daha önceki takipler nedeniyle yaşlılık aylığı üzerine konan haczin iptali ve yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin yasal faiziyle iadesi istemiyle açtığı davanın reddolunarak kesinleşmesi nedeniyle bu kez yargılamanın iadesi suretiyle kesinleşen dosyadaki takip nedeniyle yaşlılık aylığına uygulanan haczin iptali ile yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin yasal faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece yargılamanın iadesinin olağan üstü bir kanun yolu olup yasal koşullarının bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    Davacının yasal şartları bulunmayan yargılamanın iadesine yönelik isteminin reddi isabetlidir. Ne var ki davacı yargılamanın iadesinin yanı sıra, 2001/2-12 ayları ile 2002/1 ayına ait ödenmeyen prim ve işsizlik sigorta prim borçları nedeniyle 2007/87, 2007/88 sayılı takip dosyalarından gönderilen ödeme emirlerinin iptalini de istemiş olup, buna ilişkin davasının da süresinde açıldığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının 2007/87, 2007/88 sayılı takip dosyalarından gönderilen 30.07.2007 gün ve 14426,14426 sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle ilgili olarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmek gerekirken, bu konuda karar verilmemiş bulunması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle davacının ödeme emrinin iptaline yönelik isteminin bulunduğu göz ardı edilerek, davanın yalnızca yargılamanın iadesi istemli olduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 17.05.2011 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    MUHALEFET ŞERHİ
    Davacı ,... Tekstil San.Tic.A.Ş"nin yönetim kurulu üyeliğinden ve ortaklığından ayrıldığı halde anılan şirketin 2001/2-12.ayları ile 2002/1.ayına ait ödenmeyen prim ve işsizlik sigorta prim borçları nedeniyle 2007/87,2007/88 sayılı takip dosyalarından gönderilen 30.07.2007 gün ve 14426 sayılı ödeme emirlerinin iptali ile 2002 yılı 2-8.aylara ait prim borçlarından kaynaklanan daha önceki takipler nedeniyle yaşlılık aylığı üzerine konan haczin iptali ve yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin yasal faiziyle iadesi istemiyle açtığı davanın reddolunarak kesinleşmesi nedeniyle yargılamanın iadesi suretiyle kesinleşen dosyadaki takip nedeniyle yaşlılık aylığına uygulanan haczin iptali ve ayrıca yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin yasal faiziyle iadesi isteminde bulunmuştur.
    Mahkemece 14.07.2009 tarih,2007/571 E,2009/400 K. sayılı kararla yargılamanın iadesi talebinin şartları bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
    HUMK"nun 445 ve devamı maddelerinde yargılamanın iadesi davasının şartları düzenlenmiştir.Kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan kararlar hakkında HUMK"nun 445. maddesinde 10 bent halinde sıralanan nedenlerden dolayı yargılamanın yenilenmesi davası açılabilecektir.Kanunda gösterilen bu nedenler tahtididir.Kesin hükme bağlanmış olan bir davaya yeniden bakılamayacağı,ancak bunun en önemli istisnasının yargılamanın iadesi yolu olduğu yasada açıktır.
    Yargılamanın iadesi bazı ağır yargılama hatalarından ve noksanlarından dolayı,maddi anlamda kesin hükmün bertaraf edilmesini ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan bir düzenlemedir.Yargılamanın iadesi bu nedenle olağanüstü bir kanun yoludur.Çünkü, ancak kesinleşmiş hükümlere karşı bu yola başvurulabilir.
    Yargılamanın iadesi yoluna, ancak davanın (kesin hükmün) tarafları ve halefleri başvurabilir.Taraflar dışındaki kişiler kural olarak yargılamanın iadesi yoluna başvuramaz.Yargılamanın iadesi talebi,ayrı bir dava olup harca tabidir.Yargılamanın iadesi davası hükmü vermiş olan mahkemeye açılır ve o mahkeme tarafından incelenip karara bağlanır.Yargılamanın iadesi davası,diğer davalarda olduğu gibi,bir dava dilekçesiyle açılır.Bu dava dilekçesinde özellikle,yargılamanın iadesini haklı gösterecek (madde 445"teki sebeplerden birinin) ileri sürülmesi gerekir.Yargılamanın iadesi davası,mutlaka duruşma yapılarak incelenir.Mahkemenin dosya üzerinde inceleme yaparak yargılamanın iadesi talebini karara bağlaması (yargılamanın iadesi sebeplerinden birinin mevcut olmaması halinde bile)caiz değildir.Yargılamanın iadesi davası açıldığında,mahkemece önce yargılamanın iadesi davasının mesmu olup olmadığını kendiliğinden araştırır.Burada genel dava şartlarından başka,yargılamanın iadesi davacısının davayı süresi içinde açıp açmadığını,teminat gösterip
    göstermediğini ve kanunda yazılı bir yargılamanın iadesi sebebine dayanıp dayanmadığını mahkeme kendiliğinden inceler.Mahkeme yargılamanın iadesi davasının mesmu olduğu kanısına varırsa,esasa girerek,ileri sürülen yargılamanın iadesi sebeplerinin doğru olup olmadığını araştırır.Mahkeme, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin doğru olduğu kanısına varırsa,yargılamanın iadesi talebini kabul ederek,asıl dava hakkında yeni bir karar verir.Mahkemenin doğru olduğunu kabul ettiği yargılamanın iadesi sebebine göre yeniden yapılacak olan bu tahkikat(yargılama),birinci(asıl) davadakinin devamı niteliğindedir. Taraflar burada yeni delil gösterebilirler.Fakat, asıl dosyadaki davayı ve savunmayı değiştirme ve genişletme yasağı yargılamanın iadesi davasında da geçerlidir.Yani taraflar kural olarak,asıl dava sırasında bildirmiş oldukları iddia ve savunmalar ile bağlıdırlar.Mahkemenin yargılamanın iadesi davası sonucunda verdiği karar,eski (asıl)hükmün altına yazılır.Yargılamanın iadesi davası sonucunda,eski hükmün kısmen veya tamamen değiştirilmesine karar verilmiş ise,bu karar eski hükmün yerine geçer,yani geçmişe etkilidir.Eski hüküm daha önce icra edilmiş ise,icra eski haline iade olunur.(Baki Kuru-HUMK)
    Yargılamanın iadesi ile ilgili bu açıklamaların ışığı altında,yargılamanın iadesi davasının konusunu, daha önce kesin hükme bağlanmış birinci davanın konusu oluşturacaktır.Oysa somut olayda davacı,yargılamanın iadesi talebi dışında,ayrıca aynı davada 2001/2-12.aylar ile 2002/1. ayına ait ödenmeyen prim ve işçilik sigorta prim borçları nedeniyle 2007/87,2007/88 sayılı takip dosyalarında gönderilen ödeme emirlerinin iptalini talep etmiştir. Bu talep yargılamanın iadesi davası dışında ayrı bir talep olup, ayrı bir dava konusunu oluşturmaktadır. Davacının yargılamanın iadesiyle birlikte başka bir davanın konusunu oluşturacak bir talebi yargılamanın iadesi davasında isteyemez.Sonuçta, yargılamanın iadesi talebiyle birlikte,bunun dışında başka bir dava konusunu oluşturacak bir talebin birlikte incelenmesi ve yargılamanın birlikte yürütülmesi hukuka ve yasaya aykırıdır.Bu nedenlerle ister hukuk,ister ceza yargılaması olsun bir yargılamada yasada gösterilen usul kurallarına katı bir şekilde ve titizlikle uyulması evrensel yargılama usul hukukunun gereğidir.
    Açıklanan tüm bu nedenlerle,Mahkemece;davacının yargılamanın iadesi talebinden ayrı olarak talep ettiği 2001/2-12. aylar ile 2002/1. ayına ait ödenmeyen prim ve işsizlik sigorta prim borçları nedeniyle 2007/87,2007/88 sayılı takip dosyalarından gönderilen ödeme emirlerinin iptaliyle ilgili davayı,yargılamanın iadesi davasından tefrik edip,ayrı bir esasa kaydedip,bu yeni esas üzerinden davayı yürüterek talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar vermesi gerekirken,yargılamaya devam etmesi hukuka ve yasaya aykırı olduğundan ve bu nedenlerle mahkeme hükmünün bozulması gerektiğinden, Sayın Çoğunluğun ödeme emrinin iptaline ilişkin istem yönünden yargılamaya devam edilerek bir karar verilmesi yönündeki bozma kararı gerekçesine iştirak etmiyoruz.17.05.2011

    Hemen Ara