Esas No: 2010/3004
Karar No: 2011/4711
Karar Tarihi: 17.05.2011
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2010/3004 Esas 2011/4711 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davalılardan ... Restaurant Tesisleri Ltd Şti’ne yokluğunda verilen kararın Ticaret Sicilindeki tescil adresinde Tebligat Yasasının 35.maddesi gereğince tebliğ edilmek suretiyle dosyanın temyiz incelemesine gönderildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki davalı ... Ltd Şti’ne yapılan tebligatın usulüne uygun görülmektedir.
Tebliğ ile ilgili Yasa ve Tüzük hükümleri tamamen şeklidir. Değinilen işlemler nedeniyle tebligat; bilgilendirme yanında belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir. Gerek tebliğ işlemi ve gerekse tebliğ tarihi ancak yasa ve tüzükte emredilen şekillerle tevsik ve dolayısıyla ispat olunabilir. Bu sebeple tebligatın usul yasaları ile ilişkisinde daima göz önünde tutulmalıdır. Hal böyle olunca, yasa ve tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur. Kanunun ve Tüzüğün belirlediği şekilde yapılmamış ve belgelendirilmemiş olan tebligatların geçerli olmayacağı Yargıtay içtihatlarında açıkça vurgulanmıştır.
7201 sayılı yasanın 35/son maddesine göre; Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, taraflar arasında yapılan, imzası resmi merciler önünde ikrar olunmuş sözleşmelerde belirtilen adresler ile kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkârlar sicillerine verilen en son adreslerdeki değişiklikler hakkında da 35.madde hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.
Öte yandan Tebligat Tüzüğünün 55 ve 28 maddelerinde uygulamanın nasıl yapılacağı açıklanmıştır. Buna göre 35.madde gereğince tebligat yapılabilmesi için önce; muhataba daha önce tebligat yapılan yada somut olaydaki gibi Ticaret Sicilinde yazılı bulunan adrese çıkarılan tebligat üzerine tebliğ memuru 28 inci maddenin ilk fıkrasındaki usule göre yeni adresi tespit ederse aynı maddenin üç ve dördüncü fıkraları mucibince ve son fıkrasındaki hal vaki ise 30 uncu maddeye tevfikan muamele yapar
Tebliğ memuru bu suretle muhatabın yeni adresini tespit edemezse, tebliğ evrakı, çıkaran mercie iade edilir. Bu mercie muhatabın yeni adresi bir diğer alakalı tarafından bildirilirse, tebliğ evrakı o adrese gönderilir. Aksi takdirde mercice tahkik muamelelerine tevessül olunmayarak bu Tüzüğe ekli 6 numaralı örneğe göre düzenlenecek tebliğ evrakının bir nüshası eski adrese ait kapıya talik ettirilir. Eski adresin kapısına talik tarihi, tebliğ tarihi sayılır.
Somut olayda yasanın ve tüzüğün aradığı bu şartların yerine getirilmeden 35.maddeye göre tebliğ yapıldığı anlaşılmaktadır. Gerçekten davalı işyerinin vergi ve SSK kayıtlarına göre “... caddesi ... Han 1. ... / ...” adresinde faaliyet gösterdiği, SSK Müfettişinin anılan adreste denetim yaparak durum tespit tutanağı düzenlediği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Diğer bir deyişle yargılama sırasında tebligat memurunun Tüzüğün 55 ve 28.maddelerinin kendine yüklediği araştırma görevini gereğince yapmadan tebliğ evrakını iade ettiği ortadadır. Hal böyle olunca da davalıya yokluğunda verilen kararın 35.maddeye göre yapılan tebligatının geçersiz olduğu açıktır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle yokluğunda verilen kararın davalı ... Ltd Şti’ne yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten sonra ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.