Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/806 Esas 2013/27969 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/806
Karar No: 2013/27969

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/806 Esas 2013/27969 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/806 E.  ,  2013/27969 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat ... geldi ve davalı tarafdan gelen olmadıığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı ... komisyonculuğu sıfatı ile, ..., mah. 1344 ada, 87 pafta, 1 parsel de kayıtlı taşınmazın 1 nolu bağımsız bölümü ... ve ... adlarına kayıtlı iken davalılardan ..., oğulları olan diğer davalılar hesabına alıcı sıfatıyla alım satım protokolü ve gayrimenkul danışmanlık sözleşmesini imzaladıklarını, protokolün 3md.sinin 2. Cümlesinde yazılı "... Ayrıca alıcı ve satıcının komisyonu alıcı, ... Danışmanlığı (...)na ödeyecektir". hükmü bulunduğunu alıcı ve satıcının ödeyeceği komisyon bedelinin alıcı tarafından ödeneceğini alıcı adına hareket eden davalı ... kabul beyan ve imza ettiğini, komisyon bedeli karşılığının 30.000,00.TL olmasına rağmen sadece 5.000,00.TL sinin çek olarak ödendiğini, geri kalan bedelin ödenmediğinden ... İcra Müdürlüğünün 2010/3323 esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalıların icra takibine itiraz ettiklerinden davalıların takibe yaptıkları haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline alacağın takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte her üç davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece; “1-Davalılar ... ve ... hakkında açılan davanın reddine, şartları oluşmadığından davalıların kötü niyet tazminat talebinin reddine, 2-Davalı ... hakkında açılan davanın kabulü ... İcra müdürlüğünün 2010/3323 esas sayılı takip dosyasına bu davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak olan 25.000,00.TL nin %40"ı oranındaki icra inkar tazminatının bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki 2. bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-İ.İ.K.nun 67 ... maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının icra hakimliğine başvurmadan, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması da yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı; alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmekte veya bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından tahkik ve tayin edilmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir.
    Açıklanan yasal kuralların ışığında, komisyon bedelinin taraflar arasındaki sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olmaması ve ... ... Komisyoncuları Odasından sorularak teamüllere göre bedelin hesaplanmış olmasına göre likit ve muayyen bir alacaktan söz edilemez. Mahkemece davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HMUK’un 436/2. maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle kararın hüküm fıkrasının 2. Bendinde yer alan “asıl alacak olan 25.000,00.TL nin %40"ı oranındaki icra inkar tazminatının bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlenin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “davacının icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine” cümlesi yazılarak kararın düzeltilmesine, kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılan 684,50 TL peşin harcın davalılara iadesine, 12.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara