13. Hukuk Dairesi 2013/13245 E. , 2013/27879 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, yapı denetçisi olan davalının hissedarı bulunduğu taşınmaz üzerinde yapılan binanın denetimi için 15.05.2007 tarihinde dava dışı yüklenici ile yapı denetim hizmet sözleşmesi akdedildiğini, ancak kendilerinin yüklenici ile imzaladıkları kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre yapı denetim giderinden yüklenicinin sorumlu olduğunu, davalının sözleşme bedelinin ödenmediğini ileri sürerek hakkında takip yaptığını ileri sürerek kesinleşen takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı, arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki ilişkinin içi ilişki olup kendilerini ilgilendirmediğini yasa gereği arsa sahiplerinin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, borcun muaccel olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eldeki davada yüklenici ile aralarındaki sözleşme gereğince verilen yapı denetim hizmetinden kaynaklı borcun müteahhide ait olduğunu iddia etmiştir. Mahkemece, Yapı Denetimi sözleşmesinden kaynaklı alacağın önce belediyeden talep edilmesi gerektiği bu nedenle borcun muaccel olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 5. maddesinde, yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile denetim kuruluşu arasında akdedileceği hükme bağlanmış, bahsi geçen kanuna dayanılarak çıkarılan Yapı Denetimi Uygulama yönetmeliğinin 8. maddesinin 1 numaralı bendinde de yapı sahibinin, yapı denetimi hizmet sözleşmesini bizzat veya hukuken temsile yetkili vekili aracılığı ile imzalamak zorunda olduğu belirtilmiş bulunmaktadır. Yukarıda bahsi geçen yasal mevzuat uyarınca, yapının denetimi için yapı denetim kuruluşu ile hizmet sözleşmesinin imzalanması zorunluluğunun bulunduğu ve sözleşmeninde bizzat veya hukuken temsili yetkili vekil aracılığıyla yapı sahipleri tarafından imzalanması gerektiği anlaşılmaktadır. Davacının, yapı denetimi hizmetinin davalı dışında başka bir firma tarafından yerine getirildiğini iddia ve ispat edemediği de anlaşıldığına göre davacının sözleşmeye taraf olduğunun ve davalının ücret talep etmeye hakkının bulunduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere arsa sahibi olan davacının yapı denetim ücretinden sorumlu olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup Bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 11.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.