Esas No: 2022/3566
Karar No: 2022/15707
Karar Tarihi: 07.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3566 Esas 2022/15707 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2022/3566 E. , 2022/15707 K.Özet:
Sanık, karşılıksız çek düzenleme suçundan 32.970,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmıştır. Ancak Yüksek Adalet Bakanlığı tarafından verilen kanun yararına bozma istemine dayanarak yapılan değerlendirme sonucunda şikâyet hakkının düşürüldüğü tespit edilmiştir. Bu nedenle, sanık hakkında verilen adli para cezası ile çek düzenleme ve çek hesabı açmaktan yasaklanma hükümleri ortadan kalkmıştır.
Kanun maddeleri: 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 5/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/2. maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 347. maddesi.
"İçtihat Metni"
Karşılıksız çek düzenleme suçundan sanık ..., 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/2. maddeleri gereğince 32.970,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair İSTANBUL 26. İcra Ceza Mahkemesinin 27/04/2021 tarihli ve 2020/150 esas, 2021/246 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 16.02.2022 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20.04.2022 tarihli ve KYB. 2022-28904 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
09/08/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6728 sayılı Kanunla değişik 5941 sayılı Çek Kanunu'nun "Ceza sorumluluğu, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" başlıklı 5/1. maddesinde yer alan, "...Bu suçtan dolayı açılan davalar icra mahkemesinde görülür ve İcra ve İflas Kanunu'nun 347, 349, 350, 351, 352 ve 353'üncü maddelerinde düzenlenen yargılama usulüne ilişkin hükümler uygulanır. Bu davalar çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği veya çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer ya da hesap sahibinin yahut şikâyetçinin yerleşim yeri mahkemesinde görülür..." şeklindeki ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "Şikayet" başlıklı 347. maddesinde yer alan, "Bu Bapta yer alan fiillerden dolayı şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer." şeklindeki düzenlemeler birlikte nazara alındığında,
Somut olayda, 28/12/2019 keşide tarihli ve 35.000,00 Türk lirası bedelli çeki bankaya ibraz eden alacaklının çekin karşılıksız çıktığından dosyada örneği bulunan çek fotokopisine göre 31/12/2019 tarihinde haberdar olduğu, bu durumda 3 aylık şikâyet süresinin de bu tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, şikâyetin ise 16/06/2020 tarihinde yapılmak suretiyle süresinde olmadığı ve sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriğindeki hususlar yerinde görüldüğünden, İstanbul 26. İcra Ceza Mahkemesinin 27/04/2021 tarih, 2020/150 Esas – 2021/246 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, gerekçeli kararın hüküm kısmı tamamen ortadan kaldırılıp yerine, "...Sanık hakkında karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan açılan davada; şikayetçinin 2004 sayılı İİK'nin 347. maddesinde öngörülen şikayet süresinden sonra şikayette bulunduğu anlaşılmakla, ŞİKAYET HAKKININ DÜŞÜRÜLMESİNE, sanık hakkında suça konu çek açısından verilen adli para cezası ile sanık hakkındaki çek düzenleme ve çek hesabı açmaktan yasaklanma hükümlerinin de bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına" ibaresinin yazılması suretiyle hükmün TESİSİNE, 07/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.