Esas No: 2013/16129
Karar No: 2013/27661
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/16129 Esas 2013/27661 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile antrenörü olduğu dava dışı üçüncü kişi ..... arasında 24.08.2007 tarihinde yapılan sponsorluk sözleşmesinin 12. maddesinin d bendinde "Sponsorluğu alan sporcunun sponsorluk içerisinde katılacağı ....ve Olimpiyat oyunlarında kazanacakları madalya karşılığı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Ödül Yönetmeliği gereğince kulübümüze intikal edecek olan ödül"ün %50 si sporcuya, %25"i kulübe, %25"i antrenöre ödenir" ibaresinin yer aldığını, sponsorluk sözleşmesinde lehine hüküm konulduğunu, kulübe intikal edecek ödülün %25"inin antrenöre ödeneceğinin davalı şirket tarafından taahhüt edildiğini ancak davalı şirketin taahhüdünü yerine getirmekten imtina ettiğini, yapılan icra takibine de itiraz ettiğini ileri sürerek ... 14. İcra Müdürlüğü 2010/8703 esas sayılı dosyasına haksız ve mesnetsiz yapılan itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dava, sponsorluk sözleşmesinden doğan alacak iddiasına dayalı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İhtilaf davacı lehine düzenlemeler içerdiği ileri sürülen 24.8.2007 tarihli dava dışı sporcu ve davalı şirket arasında imzalanan sponsorluk sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Mahkemece, sözleşmenin 12/d maddesinde sporcu tarafından
kazanılıp kulübe intikal eden ödüllerden bahsedilmekle takibin ve davanın ... ... Spor Kulübüne karşı başlatılması gerektiği, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Sözleşmenin tarafının bizatihi davalı şirket olması ve anılan sözleşmeye üçüncü kişi konumunda bulunan davalı yararına hüküm konulmuş olmasına göre işin esası incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada lüzum görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının ve davalının birinci bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 7.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.