Esas No: 2021/10989
Karar No: 2022/16134
Karar Tarihi: 07.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10989 Esas 2022/16134 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/10989 E. , 2022/16134 K.Özet:
Sanık, yurt içi kargo aktarım merkezinde yapılan aramalarda 80 karton sigara ile yakalanmıştır. Sanık, eşinin suça konu sigaraları içmek amacıyla akrabası olan birinden aldığını ve eşinin çalışıyor olması nedeniyle alıcı kısmına kendi adını yazdırdığını savunmuştur. Diğer sanıklar da bu savunmayı doğrulamıştır. Ancak mahkeme, sanığın eylemlerine iştirak ettiği gerekçesiyle suçlu bulunarak mahkumiyetine karar vermiştir.
Kararda, suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçu kapsamında olduğu ancak daha sonra çıkarılan yasalarla farklı maddelere göre değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının mümkün olduğu ve suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde cezada indirim yapılacağı ifade edilmiştir.
Kararda ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmış ve suça konu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesine rağmen ek savunma alınmadığının altı çizilmiştir.
Kararda yer alan kanun maddeleri: 5607 sayılı Yasanın 3/18, 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2 maddeleri, 6455 sayılı Yasa, 6545 sayılı Yasa, 7242 sayılı Yasa, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi, 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi, 63. maddesi ve 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasıdır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yurt içi kargo aktarım merkezinde yapılan aramalarda; gönderici sanık ..., alıcı sanık ...'in olduğu iki adet kargo gönderisinde 80 karton sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda; sanık ...'in aşamalardaki savunmalarında; eşi olan sanık ...'in suça konu sigaraları içmek amacıyla akrabası olan sanık ...'ten istediğini, eşinin çalışıyor olması nedeniyle de sanık ...'in alıcı olarak kendi adını yazdırdığını öğrendiğini beyan etmesi, diğer sanıklar ... ve ...'in de bu savunmayı doğrulaması karşısında, suça konu eşyaları sipariş eden ve alıcı kısmına eşi olan sanık ...'in adının yazılmasını isteyen sanık ...'in eylemine iştirak ettiğine dair savunmasının aksine her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunmadığından sanık ...'in müsnet suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre ise;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7.
maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Suça konu kaçak eşya hakkında dava bulunmadığı halde ek savunma almadan müsaderesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.