Esas No: 2010/3884
Karar No: 2011/4356
Karar Tarihi: 05.05.2011
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2010/3884 Esas 2011/4356 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı,Kurum kayıtlarında ... adına gözüken çalışmaların kendisine ait olduğunun ve 5.7.2006 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, 1986/3.dönem ile 1987/1.döneminde 322410 sicil sayılı işyerinde geçen ve ... adına kayıtlı görünen çalışmaların kendisine ait olduğunun tespiti ile 05/07/2006 tarihli yaşlılık aylığı başvuru talebinin kabülüne karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulü ile, ... sicil sayılı işyerinden 1986/3.döneminde 60 gün, 1987/1. döndeminde 120 gün süre ile ... adına geçen çalışmaların davacıya ait sigortalı hizmetler olduğunun, 05.07.2006 tarihli başvuru tarihini takip eden 01.08.2006 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 01.12.1986 tarihli işe giriş bildirgesinin davacının Kurum şahsi dosyasında bulunamadığı,kurum içi yazışmalardan sonuç alınamadığı,davacının ilk işe girişinin 01.07.1981 olduğu,... işyeri sicil numaralı işyerindeki 1986/3.dönemde 60 gün ve 1987/2.dönemdeki 120 günlük hizmetinin ... adına göründüğü,davacının hizmet cetvelinde sigorta sicil numarasının ... olduğu, davacının 05.07.2006 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, Kurumun 09.06.2008 tarihli yazısı ile davacının 1986/3 ve 1987/1.dönemdeki çalışmalarında adının ... olarak geçtiği, 4841 gün hizmetinin olduğu, 5000 gün hizmeti olmadığı gerekçesiyle tahsis talebini reddettiği anlaşılmaktadır.
Bu tür davalar için özel bir ispat yöntemi öngörülmemiş ise de davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Somut olayda, 1986/3.dönem ile 1987/1.döneminde ... sicil sayılı işyerinde geçen çalışmaların adına göründüğü ... isimli kişinin kimlik bilgileri yazılarak bu isimde birisinin bulunup bulunmadığı ilgili nüfus müdürlüğünden sorulmadan ve bu kişi hakkında zabıta araştırması yapılmadan eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş; davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınarak, uyuşmazlık konusu çalışmaların adına göründüğü ... isimli kişinin kimlik bilgileri yazılarak bu isimde birisinin bulunup bulunmadığını ilgili nüfus müdürlüğünden sorulmak, bu kimlik bilgilerine sahip kişinin bulunup bulunmadığı konusunda nüfusa kayıtlı oldukları yerlerde zabıta araştırması yaptırmak ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermektir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.