Esas No: 2021/21150
Karar No: 2022/16423
Karar Tarihi: 10.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/21150 Esas 2022/16423 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/21150 E. , 2022/16423 K.Özet:
Mahkeme, sanığın kaçak cep telefonu satışı yapması suçundan hüküm giymesi ve müsadere ile tasfiyesine karar verilmesi hatalı bulunarak, sanığın beraat etmesi gerektiğine karar verdi. Ancak, diğer sanık hakkında kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz talebi reddedildi. Kararda, kaçak eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezaların yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirim uygulanacağı, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği, ve suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağı belirtildi. Ayrıca, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurlarının ceza belirlenirken dikkate alınması gerektiği vurgulandı. Kanun maddeleri olarak ise, 5607 sayılı Kanunun 3/22. maddesi, 5/2. maddesi, 13/1. maddesi, 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi, 63. maddesi ve 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası, 5237 sayılı TCK'nun 7., 53. ve 61. maddeleri belirtildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan vekilinin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü ile sınırlı temyiz talebinin incelenmesinde;
Olay tutanağına göre; kaçak cep telefonu satışı yapıldığı yönünde alınan bilgi üzerine gidilen işyerinde yapılan aramada satışa hazır vaziyette 24 adet cep telefonu ele geçtiği, sanığın arama sırasında hazır bulunduğu, her iki sanığın aşamalardaki beyanlarına göre de bu işyerinin sanık ... tarafından işletildiğinin sabit olduğu anlaşılmakla; sanığın ticari amaçla kaçak cep telefonu bulundurmak şeklinde gerçekleşen ve sübut bulan eylemi nedeniyle mahkumiyeti yerine, suçtan kurtulmaya yönelik savunmalara itibar edilmek ve delillerin takdirinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II- Sanık ...'ın hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2) 5237 sayılı TCK'nun 61. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurları dikkate alınması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre sanığın benzer olaylarla karşılaştırıldığında vehamet arz etmeyen fiilinin, teşdidi gerektirmediği halde, hapis ve adli para cezasında teşdit uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
3) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4) Kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesi ile yetinilmesi gerekirlen tasfiyesine de karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.