Esas No: 2019/6752
Karar No: 2022/16062
Karar Tarihi: 10.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/6752 Esas 2022/16062 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2019/6752 E. , 2022/16062 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kaçakçılık suçu hakkındaki hüküm temyiz edildi ve Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından incelendi. Yargıtay kararı, kaçak eşyanın gümrük kapısı dışında ülkeye sokulması nedeniyle temel cezanın artırılması sırasında yapılan aykırılık, hapis cezasının yanlış belirlenmesi, kısıtlılık hükümlerinin uygulanmaması ve kaçak eşyanın tasfiye edilmemiş olması halinde müsadere yerine erteleme gibi hükümler içermesinden dolayı bozuldu. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 3/22 ve 13/1 maddeleri, 7242 sayılı Kanun'un 61. ve 63. maddeleri ve TCK'nun 53. ve 62/1 maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1)Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)Kaçak eşyanın gümrük kapısı dışında ülkeye sokulması nedeniyle temel cezanın artırılması sırasında 5607 sayılı Kanunun 3.maddesinin 1.fıkrasının ikinci cümlesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nun 232/6.maddesine aykırı davranılması,
3)TCK'nun 62/1.maddesinin uygulanması sonunda hapis cezası 1 yıl, 1 ay, 10 gün olarak belirlendiği halde netice cezanın 13 ay, 10 gün olarak yazılması,
4)Uzun süreli ve erteli hapis cezasından dolayı sanık hakkında TCK'nun 53. maddesindeki kısıtlılık hükümlerinin uygulanmaması,
5)Davaya konu kaçak eşya hakkında 28.06.2013 tarihinde tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
6)Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin ''22/06/2013'' yerine ''21/06/2013'' olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.