Esas No: 2021/20435
Karar No: 2022/16026
Karar Tarihi: 10.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/20435 Esas 2022/16026 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/20435 E. , 2022/16026 K.Özet:
Mahkeme, emtia kaçakçılığı suçlamasıyla yargılanan üç sanıktan ikisi hakkında beraat, biri hakkında ise mahkumiyet hükmü vermiştir. Katılan İdaresi vekilinin temyiz itirazları reddedilerek hükümler onanmıştır. Ancak mahkumiyet hükmü verilen sanığın temyiz istemi incelenirken, suçun tarihi ve kaçak eşyanın niteliği dikkate alınarak, yasal düzenlemeler göz önünde bulundurularak hukuki durumunun tayini ve takdiri için yerel mahkemeye görev düştüğü belirtilmiştir. Hükümde bahsi geçen yasal düzenlemeler arasında 6455 sayılı Yasaya göre değişik 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçunun uygulama alanı olan 3/18. madde ve bu madde yoluyla somut olaya uygulanan 3/5, 3/10 ve 3/22. maddeleri, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği 5/2. madde, eşyanın değerinin hafif olması halinde indirim yapılmasını öngören 3/22. maddede yapılan değişiklik, kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın devlet hazinesine ödenmesi halinde indirim yapılacak cezayı öngören geçici 12. madde ve kaçak eşyanın tasfiye edilmemiş olması halinde müsadere edilmesi gerektiğ
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında 11/10/2013 tarihli eylemleri nedeniyle beraat, sanık ...'ın 10/10/2013 tarihli eylemi nedeniyle hakkında hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan ... İdaresi vekilinin, 11.10.2013 tarihli eylem nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine hasrettiği temyiz isteminin incelemesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında 10.10.2013 tarihli eylemi nedeniyle kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18-son maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
Davaya konu kaçak eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.