Esas No: 2020/4270
Karar No: 2022/4856
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4270 Esas 2022/4856 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/4270 E. , 2022/4856 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/1, 22/3, 62, 53/1-3, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre, olay günü, gündüz vakti, meskun mahalde, sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile D-260 Karayolu İpekyolu alt geçitinden üniversite kavşağı istikametine sağ şeritte seyir halindeyken alt geçit çıkışı tepe üstüne geldiğinde gene aynı istikametten yaya olarak bankette yürümekte olan temizlik görevlisi ...’un alt geçit çıkışında yolun karşısına geçmek isteyip orta şeride geldiği esnada alt geçitten hızla çıkan araçları farkedip geriye geldiği yöne doğru kaçmak istediği esnada, sanığın idaresindeki otomobilin sol ön kısımlarıyla yaya ...’a çarpması ve aracın altında yaklaşık 45 metre sürüklemesi sonucu yayanın öldüğü olayda, olay anına ilişkin görüntüler izlenerek düzenlenen kaza tespit tutanağı ile 01.06.2015 ve 10.07.2015 tarihli trafik bilirkişi raporlarına göre sanığın araç hızını tünellere ve tepe üstlerine girerken ve çıkarken azaltmak maddesini ihlal ettiğinden tali kusurlu olduğu anlaşıldığından, tebliğnamede bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin kusur durumuna, sanığın olası kast ile hareket ettiğine, sanık müdafinin kusur durumuna, beraat kararı verilmesi gerektiğine yönelik temyiz itirazlarının reddine,ancak;
1-Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre bilinçli taksire vücut verir nitelikte mahal şartlarının iki katı bir hızda seyrettiğine dair dosya kapsamında hız tespiti bulunmayan sanık hakkında “her ne kadar kazanın gerçekleştiği nokta ile yaya geçidi arasında 90 m uzaklık bulunsa da maktulün temizlik işçisi olduğu, bariyerlerdeki çöpleri temizlemek için yolun ortasından karşıdan karşıya geçmekten başka herhangi bir yolun bulunmadığı, kaldı ki yaya geçidi bulunmasına rağmen özellikle Merkez İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin ve üniversite öğrencilerinin yaya geçidini kullanmayarak karşıdan karşıya geçtiklerinin bilindiği, bu nedenle sanığın uzun zamandır bu istikamette araç kullanması nedeniyle bu durumu öngörebileceği, sanığın zararlı sonucu öngörmesine rağmen yeteneklerine güvenerek zararlı sonucun doğmayacağı inancıyla aşırı hızla araç kullandığının anlaşıldığı, bu nedenle şehir içinde yasal hız sınırının üzerinde araç kullanan sanığın eyleminin TCK 22 maddesi anlamında bilinçli taksiri oluşturacağı,” şeklindeki gerekçe ile bilinçli taksirle hareket etmeyen sanık hakkında, koşulları oluşmadığı gözetilmeden TCK'nın 22/3. maddesi gereğince bilinçli taksir hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi;
2-CMK'nın ''Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken hususlar'' başlıklı 230. maddesinin 1-d bendinde; cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adlî para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin istemlerin kabul veya reddine ait dayanakların gerekçede gösterilmesi gerektiği düzenlemesine yer verilmiş; yine Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2018 tarihli ve 2015/4-1163 Esas - 2018/382 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; hüküm bölümünde CMK'nın 230. ve 232. maddeleri uyarınca cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezası veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına ya da bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanakların açıkça gösterilmesi zorunluluğu bulunmakta olup; sanığın bilinçli taksirle hareket ettiğinden bahisle dosya içeriğine uygun olmayan gerekçe ile TCK’nın 50. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi suretiyle CMK’nın 230/1-d maddesine aykırı davranılması;
Kabule göre ise;
a-Sanık hakkında belirlenen 2 yıl 8 ay hapis cezasının TCK'nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirilmesi sırasında cezanın 2 yıl 2 ay 20 gün yerine hesap hatası sonucunda 1 yıl 14 ay ay olarak eksik ceza tayin edilmesi,
b-5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden, taksirle öldürme suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.