Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/17490 Esas 2012/5084 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/17490
Karar No: 2012/5084

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/17490 Esas 2012/5084 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılarla Hazine arasındaki kadastro tespitine itiraz davasında, Yargıtay'ın bozma kararı uyarınca, bazı parsellerin orman alanı olarak tesciline karar verilmiştir. Ancak, diğer parsellerin orman alanı olup olmadığı ve zilyetlik yoluyla edinilip edinilmediği konusunda yeterli araştırmanın yapılmadığı belirtilmiştir. Kadastro Yasası'nın 17. maddesine göre orman sayılmayan taşınmazların, imar-ihya edildiği ve zilyetlik süresinin başlangıcından itibaren 20 yıl boyunca kullanıldığı durumlarda zilyetlik hakkı kazanılabileceği belirtilmiştir. Ancak, taşınmazların niteliği, konumu ve kullanım durumlarının kesin olarak belirlenmesi için öncelikle kadastro paftası, hava fotoğrafları ve memleket haritalarının getirilip, stereskopik çift hava fotoğrafları incelenmeli, ziraat uzmanından da rapor alınmalıdır. Kanun maddeleri: 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 14, 17 ve 20. maddeleri.
20. Hukuk Dairesi         2011/17490 E.  ,  2012/5084 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ile Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Hükmüne uyulan Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 01.11.2006 tarih ve 3123-3460 sayılı bozma kararında özetle: "Çekişmeli Demirözü köyü 111 ada 60, 61, 62 ve 123, 123 ada 21, 113 ada 127 ve 129, 131 ada 82, 112 ada 77, 118 ada 66 sayılı parseller hakkında katılan Hazinenin iddiası bakımından orman araştırması yapılmadığı, tümünün sınırındaki komşu parsel kayıtlarının getirilmediği, orman kadastrosu yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı, bu yönlerden araştırma ve uygulama yapılması gerektiği" açıklanmıştır. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 111 ada 123, 131 ada 82 parsellerin tamamı ile 112 ada 77 parselin B (3428 m2) bölümünün orman niteliği ile Hazine, 112 ada 77 parselin A (916 m2) bölümü ile 123 ada 21, 113 ada 127 ve 129, 118 ada 66, 111 ada 60, 61 ve 62 parsellerin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ile Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 1993 yılında 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı dışında bırakılmış, bu çalışma eldeki dava nedeniyle kesinleşmemiştir.
    1) Davacı temyizi yönünden; dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi tarafından eski tarihli resmi belgelerin uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme sonucu çekişmeli taşınmazlardan 111 ada 123, 131 ada 82 parseller ile 112 ada 77 parselin (B) bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu gibi, gerçek kişilerin temyiz itirazlarının 7. Hukuk Dairesinin 2006/3123-3460 sayılı kararıyla reddedilerek kesinleştiği, hükmün Hazine temyizi ile ilgili olarak bozulduğu anlaşıldığına göre, davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik hükmün onanması gerekmiştir.
    2) Hazinenin 112 ada 77 parselin (A) bölümü, 123 ada 21, 113 ada 127,129, 118 ada 66, 111 ada 60, 61 ve 62 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı ve davalılar yararına zilyetlik yolu ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da yapılan araştırma inceleme hükme yeterli değildir.
    Şöyle ki; hükme esas alınan uzman bilirkişi raporlarında, çekişmeli taşınmazların 1960 tarihli memleket haritasında açık alanda yer aldığı açıklanmıştır. Ancak, taşınmazların tümünü birarada gösteren kadastro paftası getirtilip hem eski hem de daha yakın tarihli memleket haritası üzerine aplike edilmesi gerektiği halde, sadece eski tarihli harita incelenmiş, taşınmazlar birarada gösterilmemiştir. Bundan ayrı; 06.10.2010 günlü keşif gözleminde 112 ada 77 parsel ile 113 ada 129 parsellerde kullanım bulunmadığı, yabani otluk ve kayalık niteliğinde olduğu bildirildiği halde ziraat uzmanından görüş alınmamıştır.
    3402 sayılı Kadastro Yasasının 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek tarıma elverişli hale getirmek imar - ihya olarak kabul edilemez) ve imar ihyanın tamamlandığı tarihten, tespit tarihine kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülen taşınmazların, Kadastro Yasasının 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar - ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan en eski tarihli hava fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritaları ile tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen orijinal renkli memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, özellikle ön bindirmeli çekilen ve birbirini izleyen stereskopik çift hava fotoğraflarının stereskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi gerekir.
    O halde; mahkemece yeniden yapılacak keşifte, öncelikle taşınmazları birarada gösteren kadastro paftası ile tespit tarihinden 15-20 yıl önce çekilmiş hava fotoğrafları ve orijinal renkli memleket haritaları getirtilip, stereskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip taşınmazların niteliğinin ne olduğu belirlenmeli, taşınmazlar orman değilse, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü, kimden kime geçtiği ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak sorulup saptanmalı, ziraat uzmanından bu konuda bilimsel verilere dayalı rapor alınmalı, bundan sonra toplanacak deliller çerçevesinde karar verilmelidir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının 111 ada 123, 131 ada 82 parseller ile 112 ada 77 parselin (B) bölümüne yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacı ..."a yükletilmesine,
    2) 2 numaralı bente açıklanan nedenlerle Hazinenin 112 ada 77 parselin (A) bölümü, 123 ada 21, 113 ada 127,129, 118 ada 66, 111 ada 60, 61 ve 62 parsellere yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile bu parsellere yönelik hükmün BOZULMASINA 04.04.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara