Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3063 Esas 2022/4909 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/3063
Karar No: 2022/4909
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3063 Esas 2022/4909 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2021/3063 E.  ,  2022/4909 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hükme yönelik, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 13.07.2017 tarihli, 2017/470 Esas, 2017/1262 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin kararı davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    A- Davalı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 41.530 TL olduğu ve nitelikli kasten öldürme suçundan 11.09.2006 -19.07.2007 tarihleri arasında 311 gün gözaltında ve tutuklu kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 14.605,55 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
    6100 sayılı HMK’nın 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362. maddesinin 1/a bendinde yer alan temyiz sınırı ve hükmedilen tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle, davalı vekilinin temyiz istemin CMK'nın 298. maddesi gereğince; REDDİNE;
    B- Davacı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Tazminat talebinin dayanağı olan Balıkesir 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/166 Esas – 2016/157 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti yapma suçundan 11.09.2006 -19.07.2007 tarihleri arasında 311 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yargılama sırasında suçun uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu dönüştüğü,yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 26.05.2016 tarihinde kesinleştiği, gözaltı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı;
    Davacının 5.500 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davacının tazminat istemlerinin kısmen kabulüyle 4.105,55 TL maddi, 10.500 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda;istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup;
    Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "4.056,57" TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde "4.105,55" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması, temyiz eden sıfatına göre bozma sebebi yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da altında kalacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması,
    2- Gerekçeli karar başlığında "Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" olarak yazılması gereken dava konusunun, "tazminat" olarak yazılması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 13.07.2017 tarihli, 2017/470 Esas, 2017/1262 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" dair hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara