Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/5265 Esas 2022/4824 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/5265
Karar No: 2022/4824
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/5265 Esas 2022/4824 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2021/5265 E.  ,  2022/4824 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 28.03.2018 tarihli, 2017/2577 Esas, 2018/553 Karar sayılı "düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin karar davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    A) Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 47.530 TL olduğu ve silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 24.11.2009 – 18.06.2010 tarihleri arasında 206 gün gözaltında ve tutuklu kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 30.000 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
    Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362. maddesinin 1/a bendinde yer alan temyiz sınırı ve hükmedilen tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle, davalı vekilinin temyiz istemin CMK'nın 298. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE;
    B) Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Tazminat talebinin dayanağı olan Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 2012/1 Esas – 2015/4 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 24.11.2009 – 18.06.2010 tarihleri arasında 206 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 01.11.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 500.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 60.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda hükmedilen manevi tazminat 30.000 TL’ye indirilmesi suretiyle düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Yargıtayın görevi ülke genelinde uygulama birliğinin sağlanması ve benzer olaylarda aynı çözüm tarzının oluşturulmasıdır. Bu görev yerine getirilirken hukukun genel ilkeleri, ülkedeki pozitif hukuk normları ve uluslararası temel insan haklarına ilişkin kural ve kabullere uygun bir yorum ve uygulama benimsenmelidir.
    Bu ilke yalnızca denetim mahkemeleri için değil, hüküm mahkemeleri için de geçerlidir. Hukuk devletinin en belirgin özelliği hiçbir kurum ve makam ayrımı gözetilmeden herkesin hukuk kurallarına uymasıdır.
    Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da altında olacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması,
    2- Uyap ortamında yapılan incelemede, davacının 04.11.2011 tarihli dilekçe ile tazminat talebinin dayanağı olan Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/976 sayılı soruşturması kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçu kapsamında Erzurum Özel Yetkili 2. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimlerince bir kısım kararların alınmasında görevlerini gereği gibi yerine getirmeyip, davacının adil yargılanma hakkını ihlal ettiklerini ve bu surette haksız fiilde bulunulduğu gerekçesi ile 20.000 TL manevi tazminat ödenmesine ilişkin davanın Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/2012 Esas sayılı dosyasında 04.02.2021 tarihli ve 2021/45 sayılı kararı ile kısmen kabulüne karar verildiği ve yapılan temyiz incelemesinde, Dairemizin 22.06.2022 tarih, 2021/3235 Esas ve 2022/4823 Karar sayılı ile hükmün bozulmasına karar verilmesi nedeniyle her iki dava dosyasının Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirilerek davacının tazminat talebinin birlikte değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 28.03.2018 tarihli, 2017/2577 Esas, 2018/553 Karar sayılı "düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" dair hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara