Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/4505 Esas 2022/4888 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/4505
Karar No: 2022/4888
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/4505 Esas 2022/4888 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2021/4505 E.  ,  2022/4888 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hükme yönelik, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 29.01.2018 tarihli, 2017/3889 E. 2018/332 K. sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin karar davacı vekili ve vekalet ücreti bakımından T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    I.T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK'nın 237. maddesinde yer alan, mağdur, suçtan zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile malen sorumlu olanların, ilk derece mahkemesindeki kovuşturma evresinin her aşamasında hüküm verilinceye kadar şikâyetçi olduklarını bildirerek kamu davasına katılabilecekleri şeklindeki düzenleme uyarınca tazminat davasına katılma hakkı bulunmayan T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı hakkında ilk derece mahkemesince verilen katılma kararı hükümsüz olup, katılma hakkı ve hükmü temyiz hakkının bulunmaması karşısında, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II.Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Tazminat talebinin dayanağı olan Diyarbakır 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/449 Esas – 2013/438 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olan davacı şirkete ait kamyona 5015 sayılı Kanuna muhalefet suçunda kullanıldığından bahisle 13.04.2012 tarihinde el konulduğu, yapılan yargılama sonunda sanığın mahkumiyetine hükmedilerek karar kesinleştiğinde kamyonun davacı şirkete iadesine karar verildiği, kararın 30.04.2015 tarihinde kesinleştiği, el koyma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulanan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu anlaşılmakla;
    Davacının 750.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece tazminat isteme koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının katılma hakkı bulunmadığından istinaf talebinin yok hükmünde sayılarak davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5271 sayılı CMK'nın 141/1-j maddesinde eşyasına veya diğer malvarlığı değerlerine koşulları oluşmadığı halde el konulan veya zamanında geri verilmeyen, kişilerin tazminat isteyebilecek olduğu düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 128. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kara, deniz ve hava ulaşım araçları hakkında verilen el koyma kararlarının sicile şerh verilmek suretiyle icra olunacağı belirtilmiştir. Bunun istisnası ise 5607 sayılı Kanunun 10/2. maddesinde yer alan kaçakçılıkta kullanılması nedeniyle el konulan aracın soruşturma ve kovuşturma devam ederken, kaçakçılık suçunun işlenmesinde tekrar kullanılması halinde araca fiilen el konulacağı şeklindeki düzenlemedir.
    Dairemizce yapılan incelemede, dosya içerisinde yer alan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünün 17.05.2012 tarihli yazısında davacıya ait kamyona ikinci kez kaçakçılıktan şerh işlemi yapılarak fiilen el konulduğu yönünde ibarenin bulunduğu tespit edilmiş olmakla, tazminata konu el koymaya sebep kaçakçılık suçunun ilk el koyma işlemine esas soruşturma veya kovuşturma devam ederken yapılıp yapılmadığın tespit edilerek, soruşturma veya kovuşturma devam ederken yapılmış ise davanın reddine, diğer halde ise el koymanın sicile şerh verilmek sureti ile yapılması yerine fiilen el koyma işleminin yapılması ve aracın iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olan davacı şirkete ait olduğunun anlaşılmasından sonra makul süre içerisinde iade edilmemesi nedeniyle CMK'nın 141/1-j maddesi uyarınca tazminat koşullarının oluştuğu gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 29.01.2018 tarihli, 2017/3889 E. 2018/332 K. sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" dair hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne; kararın bir örneğinin de Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara