Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/4331 Esas 2022/6135 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4331
Karar No: 2022/6135
Karar Tarihi: 23.06.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/4331 Esas 2022/6135 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2022/4331 E.  ,  2022/6135 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı ... ile davalı 1-... ... ... Nak. ... Oto. ... San. Tic. A.Ş., 2-... T A.Ş. aralarındaki tazminat davasına dair Ankara 5. Tüketici Mahkemesinden verilen 17/09/2020 tarihli ve 2020/227 E. -2020/325 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairemizce verilen 01/12/2021 tarihli ve 2021/3590 E. -2021/12330 K. sayılı karara karşı, davalılardan ... T A.Ş. vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
    Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı ... Tur. İnş. Nak. ... Oto. Gıda Tek. Or. ve Hay. San. Tic. A.Ş.'den 133.000,00 TL bedel karşılığında bir bağımsız bölüm satın aldığını, satış bedelinin bir kısmını peşin bir kısmını ise diğer davalı ... T.A.Ş.’den kullandığı bağlı kredi ile ödediğini, ancak inşaatın davalı şirket tarafından tamamlanamadığını ileri sürerek, ortak alanlardaki ve bağımsız bölümdeki eksik işlerin tamamlattırılması için makul bir süre verilmesine, bu talebin kabul görmemesi halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.500,00 TL tazminatın faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, konutun teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmede kararlaştırılan cezai şart ile dava tarihinde kadar işlemiş rayiç kira bedelinin davalı ... Tur. İnş. Nak. ... Oto. Gıda Tek. Or. ve Hay. San. Tic. A.Ş.’den tahsilini istemiş, ıslah ile ortak alanlardaki ve bağımsız bölümdeki eksik iş bedeli olarak 41.306,69 TL’nin, 1.500 TL’sinin dava, 39.806,69 TL’sinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsili ile fazlaya ilişkin hakları kalı kalmak kaydıyla kira bedeli olarak 5.449 TL, cezai şart olarak 2.726,70 TL toplamı olan 8.225,70 TL’nin, 2.726,70 TL’sinin dava tarihinden kalan, bakiye 5.499 TL’nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile, 1.500,00 TL eksik ve ayıplı iş bedeli ile 2.726,70 TL kira alacığının dava tarihinden, 19.114,75 TL eksik ve ayıplı iş bedeli ile 5.499,00 TL kira alacağının ıslah tarihi olan 22.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı ... T.A.Ş.’nin kira alacağı konusunda ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tüm alacaklar yönünden kredi miktarı olan 82.000,00 TL üzerinden sorumlu tutulmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; davalı ... T.A.Ş.’nin temyizi üzerine hüküm onanmış, davalı ... T.A.Ş. karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    1- Uyuşmazlık, bağlı kredi ile alınan taşınmazın henüz teslim edilmemesinden kaynaklanan eksik işler nedeniyle tazminat, kira kaybı ve cezai şartın tahsili talebine ilişkindir.
    2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 191. maddesi gereğince, borçlunun iflas açıldıktan sonra masaya ait mallar üzerinde her türlü tasarrufu alacaklılara karşı hükümsüzdür. Müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi iflâs ile kısıtlandığından, aynı Kanun’un 226. maddesi uyarınca da masanın kanuni mümessilinin iflas idaresi olduğu hükmü kabul edilmiştir. Belirtilen hükümler gereğince; iflasın açılmasıyla taraf sıfatı ve dava takip yetkisi artık müflise değil iflas idaresine ait olup, adi tasfiyede İİK'nın 226-229. maddeleri gereği iflas masasını temsil yetkisi iflas idare memurlarına, şayet basit tasfiye (İİK'nın m. 218) usulü benimsenmişse, bu temsil yetkisi İflas Dairesine aittir.
    Müflisin, iflâsın açılması ile hak ehliyetini kaybetmediği gibi dava ehliyetini de kaybettiği söylenemese de, müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlandığından, masa ile ilgili davalar hakkındaki taraf sıfatı ve dava takip yetkisi artık müflise değil, iflâs idaresine ait olacaktır. İflâs idaresinin bu dava takip yetkisini kullanıp kullanmayacağını tespit edebilmek için, ilk önce iflâs organlarının oluşması ve her dava hakkında esaslı bilgi sahibi olunması gerekir. Bu ise, zaman isteyen bir husustur. İşte bu nedenle, İİK'nın 194. maddesi gereğince müflisin davacı ve davalı bulunduğu hukuk davalarının, iflâsın açılması ile belli bir süre için durması öngörülmüştür.
    İİK'nın 194. maddesine göre, acele haller müstesna olmak üzere iflasın açılması ile kural olarak müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur, ancak alacaklıların ikinci toplantısından on gün sonra devam olunabilir.
    İflâsın açılması ile duracak olan davalar, iflâstan önce açılmış olup da halen derdest bulunan ve iflâs masasına giren mal, alacak ve haklara ilişkin hukuk davalarıdır. Bunlar, müflisin açmış olduğu davalar ile müflise karşı açılmış olan davalardır. Davaların durduğu bu süre içinde, iflâs idaresi duran davalar hakkında araştırma yapar ve bu davaların geleceği hakkında karar verir. Burada müflisin davacı veya davalı olmasına göre usul işlemleri farklılık arz eder.
    Müflisin davacı olduğu davalarda, iflâs idaresi bir davanın başarı şansı olduğu kanısına varırsa masanın bu davayı takip etmesine karar verir. Bu karar ikinci alacaklılar toplantısının uygun bulması ile kesinleşir ve ikinci alacaklılar toplantısından sonraki on günlük süre geçince bundan böyle davaya, davacı olarak iflâs idaresi tarafından devam edilir. İflâs idaresi ve ikinci alacaklılar toplantısı, davanın başarı şansı olmadığı kanısına varırlarsa masanın davayı takip etmemesine karar verirler. Bu halde o davayı takip yetkisi, isteyen alacaklıya devredilir. (İİK md. 245). Hiçbir alacaklı davayı takip etmek istemezse, o zaman, müflisin dava takip yetkisi yeniden doğar ve müflis iflâsın kapanmasını beklemeden, davayı kendi adına devam ettirebilir.
    Müflisin davalı olduğu davalarda ise; iflâs idaresi, alacakları tahkik ederken, (İİK md. 230 vd.) müflise karşı dava açan alacaklının alacağının mevcut olup olmadığı hakkında bir karar vermez; sadece, bu alacağı davalı çekişmeli alacak olarak sıra cetveline geçirir. Bu alacağın, dolayısıyla davanın kabul edilip edilmeyeceği hakkındaki karar, ikinci alacaklılar toplantısında alınır. İkinci alacaklılar toplanması davaya devam edilmesine karar verirse, iflâs idaresi, ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra davayı takip eder veya tayin edeceği bir avukat vasıtasıyla davayı takip ettirir. Bir hukuk davasının kayıt-kabul davasına dönüşmesi için davalının iflas etmesi, iflas idaresinin de dava konusu alacağı iflas masasına kabul etmemesi gerekir. Davalı tarafı dava sırasında iflas eden aleyhine iflastan önce açılan ve İİK'nın 194.
    madde hükmünde sayılan istisnalardan olmayan bir davaya bakan mahkemenin asıl dava konusu alacağın, ikinci alacaklılar toplanmasında, iflas masasına kaydedilip, alacağın masaca kesin olarak kabul edilip edilmediğinin araştırması ve şayet kesin suretle kayıt ve kabul edilmiş ise, konusu kalmayan davada hüküm tesisine yer olmadığına karar vermesi; masaya kayıt edilmesi istenip de alacak kısmen veya tamamen reddedilmiş ise ve kayıt-kabul davası ayrıca açılmamışsa, davaya alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü davası olarak devam edilerek, varılacak sonuç dairesinde bir karar vermesi gerekir.
    Yukarıdaki yasal hükümler ve açıklamalar ışığında somut uyuşmazlık değerlendirildiğinde; yargılama devam ederken Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 25.10.2019 tarih, 2019/24 Esas, 2018/651 Karar sayılı kararı ile davalı ... Tur. İnş. Nak. ... Oto. Gıda Tek. Or. ve Hay. San. Tic. A.Ş.’nin iflasına karar verildiği, kararın Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 05.04.2021 tarih ve 2021/2571 Esas, 2021/1388 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan usullere göre yargılamaya devam edilip, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekirken zuhulen onandığı anlaşılmakla davalı ... T.A.Ş.’nin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 01.12.2021 tarih ve 2021/3590 Esas, 2021/12330 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    2- Bozma nedenine göre davalı ... T.A.Ş.’nin sair karar düzeltme itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı ... T.A.Ş.’nin karar düzeltme talebinin kabulü ile, Dairemizin 01.12.2021 tarih ve 2021/3590 Esas, 2021/12330 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalı ... T.A.Ş.’nin sair karar düzeltme itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 23/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Hemen Ara