Esas No: 2021/17566
Karar No: 2022/16641
Karar Tarihi: 22.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/17566 Esas 2022/16641 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/17566 E. , 2022/16641 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmişti. Suç, 556 sayılı KHK'ya muhalefet olarak belirlenmişti. Mahkeme, hüküm olarak hükümlülük ve müsadere kararı verdi. Ancak yüksek mahkeme, bilirkişi raporunun eksik olduğunu ve markaların tescilli olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, uzlaştırma kurumunun uygulanması zorunluluğuna dikkat çekildi ve adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceği ihtar edildi. Kararın detaylarında ise, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik CMK’nun 253. ve 254. maddelerinin uygulanması gerektiği belirtildi. 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesi ise, 61/A maddesinde yer alan satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi gerektiği vurgulandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 556 sayılı KHK'ya muhalefet
HÜKÜMLER : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Hükme esas alınan 03.12.2015 tarihli bilirkişi raporunda, sanığın iş yerinde ele geçirilen ve taklit markalı olduğu iddia edilen suça konu ürünlere ait fotoğrafların bulunmadığının anlaşılması karşısında;
Öncelikle Türk Patent ve Marka Kurumundan suça konu ürünler üzerinde kullanılan marka veya markaların Resmi Marka Gazetesinde yayınlanma tarihi ile suç tarihinde geçerli bulunup bulunmadıklarının tespiti açısından marka tescil belgelerinin emtia listesi ile birlikte onaylı ve renkli örnekleri getirtilip, konusunda uzman bir bilirkişiden yeniden rapor alınarak; sanığa ait işyerinde ele geçirilen ürünler üzerinde kullanılan marka veya markaların, katılan firma adına tescilli olan markalarla iktibas veya iltibas oluşturacak şekilde taklit olarak kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise katılanın hangi marka veya markalarına tecavüz edildiği, bu markaların suç tarihi itibariyle geçerli olup olmadığı ve marka tescil korumasının emtia grubunu kapsayıp kapsamadığı belirlenerek, suça konu ürünlerde kullanıldığı iddia olunan marka ve logolar ile orjinal ürünlerde yer alan marka ve logoların karşılaştırılabilmesi için örnekleri veya resimlerinin de temyiz denetimine olanak verecek şekilde dosyaya eklenmesinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik kovuşturma ve yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1-02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik CMK’nun 253. ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
2- TCK'nun 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken, sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın kamuya yararlı bir işte gönüllü olarak çalışma tedbirine çevrileceğinin ihtarına karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 22.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.