Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/27709 Esas 2013/27111 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/27709
Karar No: 2013/27111

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/27709 Esas 2013/27111 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kendi banka hesabındaki parayı eşine vekalet vererek daha iyi değerlendirmek istediğini ancak vekilin kötüye kullandığını belirterek 64.502 TL'nin tahsili için dava açmıştır. Davalı ise miras yoluyla kalan parayı başka hesaplara yatırdığını ve vekaleti rahatça kullanmak için aldığını iddia etmiştir. Mahkeme, davacının hesabındaki paranın davalıya ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, davalının davacıya hesap verme borcu olduğu ve davacının paralarını bağışlamadığı, bu iddianın ahlaka uygun olmadığı ve talebin muvazaalı olduğu gibi kanun maddelerine aykırı olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuş, harç iadesi yapılmıştır. Kanun maddeleri: HUMK 440/III-2.
13. Hukuk Dairesi         2013/27709 E.  ,  2013/27111 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, dava dilekçesi ile kendi banka hesabında bulunan parasını daha iyi değerlendirmesi amacı ile aynı zamanda eşi olan davalıya vekalet verdiğini, ancak davalının vekaleti kötüye kullanarak haber vermeden hesaptaki parayı çektiğini ve geri ödemediğini belirterek 64.502,00 TL nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, kendisine miras yolu ile kalan parayı 50.000 TL"lik devlet güvencesinden yararlanmak için eşi, çocukları ve damadı adına açılan hesaplara ayrı ayrı yatırdığını ve zaten kendisine ait mevduatta rahatça tasarruf edebilmek için vekalet aldığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, dava dilekçesi ile kendi banka hesabında bulunan parasını daha iyi değerlendirmesi amacı ile aynı zamanda eşi olan davalıya vekalet verdiğini, ancak davalının vekaleti kötüye kullandığını ileri sürmüş davalı ise kendisine ait olan mevduatta rahatça tasarruf edebilmek için vekalet aldığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davacının hesabındaki paraların davalıya ait olduğu ve bağış iradesi oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davalıya miras yolu ile kalan paranın bir kısmının davacı hesabına yatırılması ile bu miktar paranın bağışlandığı kabul edilmelidir. Davacının bu paraları bağışlamadığı gerçekte devlet güvencesinden yararlanmak için davacının hesabına para yatırdığı iddiası ahlaka aykırı olduğu gibi “Kimse kendi muvazaasına dayanarak talepte bulunamaz” kuralına da aykırılık teşkil etmektedir. Taraflar arasındaki vekalet sözleşmesi gereği vekil olan davalının davacıya hesap verme borcu vardır. Vekalet ile kullanılan bu paraları davacıya ödediğine dair bir yazılı delil de davalı yanca ibraz edilemediğine göre yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açık olmak üzere, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 04.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara