Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/4259 Esas 2022/5081 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/4259
Karar No: 2022/5081
Karar Tarihi: 27.06.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/4259 Esas 2022/5081 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, koruma tedbirleri nedeniyle tutuklu kalan davacılara maddi ve manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Tutuklama süresi ve suçun niteliği gibi faktörler dikkate alınarak tazminat miktarı belirlendi. Ancak manevi tazminat miktarının yeterli olmadığı gerekçesiyle ilk hüküm bozuldu ve davacılara daha yüksek miktarda manevi tazminat ödenmesine karar verildi. Kararda, 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi de vurgulandı.
5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi, tutukluluğa ilişkin tazminat talebinin dava edilebilmesi için, beraat, takipsizlik veya mahkumiyet kararının kesinleşmesinden önce yetkili ve görevli mahkemede dava açılması gerektiğini belirtmektedir.
12. Ceza Dairesi         2021/4259 E.  ,  2022/5081 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Dava Tarihi : 29/12/2014
    Hüküm : Davacı ... için ; 19.762,51 TL maddi , 55.480 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
    Davacı ... için ; 5760,67 TL maddi, 17.960 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
    Davacı ... için ; 28.118,39 TL maddi , 74.560 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

    Davacıların tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul (Kapatılan) 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/89 Esas – 2013/115 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacıların suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kurulan örgüte üye olmak, nitelikli kasten yaralama, kasten öldürme suçlarından, davacı ...’ın 11.12.2005- 20.01.2011 tarihleri arasında 1866 gün; davacı ...’ın 11.12.2005- 07.03.2007 tarihleri arasında 451 gün; davacı ...’ün ise 11.12.2005 – 02.10.2009 tarihleri arasında 1391 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatlerine hükmedildiği, beraat hükümlerinin 26.11.2014 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
    Davacılar lehine hükmedilen manevi tazminatın davacıların sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmalarına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldıkları süre ve tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar yasal faizi ile birlikte elde edecekleri parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti ile belirlenen ölçütlere uygun miktarda takdir edildiği anlaşılmakla, tebliğnamede bu husuta bozma içeren görüşe iştirak edilmemiştir.
    Davacılardan ...’ın 750.000 TL maddi, 750.000 TL manevi; ...’ın 250.000 TL maddi, 250.000 TL manevi; ...’ün ise 500.000 TL maddi, 500.000 TL manevi tazminatın tutuklanma tarihinden itibaren işleyecek faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece; davacılarda ... için 28.500 TL, ... için 20.000 TL, ... için ise 5.850 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacılara ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede; nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunduğu, gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine;
    Yerel mahkemece duruşma açılıp, ... için 74.560 TL, ... için 55.480 TL, ... için ise 17.960 TL manevi tazminatın tutuklanma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacılara ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla, mahkemenin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin ve davalı vekilinin verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme aykırı olarak; ONANMASINA, 27.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara