(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi 2011/2508 E. , 2011/3063 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir
Mahkemece davacıların maddi tazminat isteminin reddine manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacılar murisinin davalı tarafından yürütülen yol yapımı işinde dozer operatörü olarak çalışırken yukarıdan kopan bir kaya parçasının üzerine düşmesi sonucunda öldüğü iş kazası olayında murisin %20 , davalı işverenin %80 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
Bu ilkeler gözetildiğinde sigortalının çocukları olan davacılar... yararına ayrı ayrı 30.000,00’er TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken 50.000,00’er TL’sına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tümüyle silinerek yerine,
“1- Davacıların maddi tazminat istemlerinin reddine
2- Davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile eş ... için 60.000,00 TL, çocuklar İhsan Yılmaz, Aykut Yılmaz, Ertuğrul Yılmaz, Hilal Çakır ve Demet Uçmaz yararına ayrı ayrı 30.000,00’er TL manevi tazminatın 11.6.2009 olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine , fazla istemlerinin reddine
3-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre, avukat ile temsil edilen davacılar yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan eş için 6.670,00 TL çocuklar... yararına ayrı ayrı 3.520,00’er TL avukatlık ücretlerinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, red olunan manevi tazminat miktarları üzerinden aynı Tarife uyarınca hesaplanan eş ve çocukların her birinden ayrı ayrı 3.520,00’er TL avukatlık ücretlerinin alınarak davalıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan toplam 834,70-TL yargılama giderinden ret ve kabul oranına göre takdiren 324,48-TL sının davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kalanın davacılar üzerine bırakılmasına,
5-Alınması gereken 12.474,00 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.604,00- TL harcın mahsubuyla bakiye 10.870,00 TL eksik harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından peşin yatırılan 1.604,00-TL nisbi harç ile 15,60- TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.619,60-TL harc giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 4.4.2011 gününde oybirliğiyle ile karar verildi.