13. Hukuk Dairesi 2013/22625 E. , 2013/26895 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankadan 2006 yılında kredi aldığını, bu kredinin ödemesi sırasında kendisinden haksız olarak 4.173,00 TL dosya masrafı adı altında kesinti yapıldığını, 2010 yılında yapılandırdığında da 600,00 TL alındığını, alınan bu paraların haksız olduğunu, tüm bu nedenlerle 3.773,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, talebini ıslah ile 4.773,00 TL"ye çıkartmıştır.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı bankadan kullandığı kredi nedeniyle haksız olarak kesilen 4.773,00 TL"nin tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Mahkemece" kredi verilmesi için gereken zorunlu masrafların tespitinin ancak bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacağı, davacı vekilinin 06/09/2012 tarihli orutumunda bilirkişi incelemesi talebinin bulunmadığını beyan etmesi nedeniyle davacının davasını ispat edemediği anlaşıldığından davacının davanın reddine." karar verilmiştir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre davalı bankanın tacir olup, yaptığı masrafları tüketicinden isteme hakkı var isede, somut uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklandığı da gözetildiğinde, bankanın ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli masrafları tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Ayrıca aynı
doğrultuda sabit taksitli ve sabit faiz oranlı konut finansman kredilerinde, faiz oranlarındaki düşüş nedeniyle aynı bankadan olmak kaydı ile yeni faiz oranları üzerinden ödeme miktarları ve tarihlerinin yeniden yapılandırılmasına dair işlemin ise yasal mevzuat kapsamında erken ödeme niteliğinde bulunmayıp bu tür durumlarda da, tüketicilerden yapılandırma ücreti veya komisyon adı altında yapılan tahsilatlarda da hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece taraf delillerinin yukarıda belirtilen ilkeler ışığında değerlendirilerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 01.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.