Esas No: 2020/958
Karar No: 2020/5790
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/958 Esas 2020/5790 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi"nce verilen 16.05.2018 tarih ve 2017/68 E- 2018/215 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 29.11.2019 tarih ve 2018/1709 E- 2019/1219 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı ... ..."nın “VOGUE” ibareli 43. sınıf hizmetleri içeren 2009/3113, 2012/39392, 2012/415, 2009/68454 ve 2009/32749 sayılı tanınmış markaların sahibi olduğunu, Antalya ve Bodrum"da bulunan otellerde markanın kullanıldığını, markanın Antalya 2. Noterliği"nin 06.02.2017/2025 tarih/sayılı lisans sözleşmesi ile diğer davacı şirkete 250.000,00 TL lisans bedeli ile kullandırıldığını, davalının Ankara İncek"te bulunan işletmesinde davacı markası ile iltibas yaratacak biçimde “VOGUE İNCEK OTEL” tanıtım işaretini kullandığını, durumun Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi"nin 2016/43 D.İş sayılı dosyasından düzenlenen rapor ile tespit edildiğini, davalının kullandığı tanıtım işaretinin asıl ve ayırt edici unsurunun “VOGUE” ibaresi olduğunu ve karıştırılma ihtimali bulunduğunu ileri sürerek davalı eylemlerinin davacı marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, markalara tecavüz teşkil eden tanıtım vasıtası dâhil olmak üzere her türlü ürüne el konulmasına, el konulan ürünler üzerindeki markaların silinmesine, kararın gazetede ilanına, yoksun kalınan kazanç miktarı olarak şimdilik 100,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 24.04.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 2.083,33 TL"ye yükseltmiş, ayrıca maddi ve manevi tazminat istemlerine tespit tarihinden itibaren avans oranları üzerinden temerrüt faizi işletilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davacı şirket üzerinde kayıtlı bir marka bulunmadığından davacı şirketin dava açma sıfatının bulunmadığını, tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davalının 19.12.2016/103088 sayılı “VOGUE İNCEK OTEL” ve 19.12.2016/103103 sayılı “VOUGE” ibareli marka tescil başvurularında bulunduktan sonra anılan tanıtım işaretini kullanmaya başladığını, başvuruya itirazlar üzerine işletme isminin “VİNNER İNCEK OTEL” olarak değiştirildiğini, anılan başvuru konusu işaretlerin davacı markaları ile karıştırılmasının mümkün olmadığını, davacı marka sahibi Fesih ..."nın kendisinin işlettiği bir otel bulunmadığını, sunulan lisans sözleşmesinin delil tespiti yapılmasından sonra kötüniyetli olarak yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüne, davalının işletmesinde “VOGUE” tanıtım işaretini kullanmasının, davacıların sahibi ve kullanım hakkına sahip olduğu marka tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet yarattığının tespitine, Tecavüzün men ve ref"ine, Tecavüz konusu tanıtım işaretini taşıyan ürünlere el
konulmasına, üzerlerinden tecavüz konusu işaretin silinmesine, silinemiyor ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhalarına, 2.083,33 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın 22.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, kararın kesinleşmesini müteakip özetinin tüm Türkiye"de yayımlanan gazetelerden birinde bir defa ilanına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili istinaf etmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi"nce tüm dosya kapsamına göre, lisans sözleşmesinin 06.02.2017 tarihinde imzalandığını, davalı eylemlerinin ise ilk derece mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere 01.11.2016 ile 31.12.2016 tarihleri arasında gerçekleştiği, davacı şirketin lisans sözleşmesinin öncesinde söz konusu markanın fiilen kullanıldığı veya bu marka üzerinde hak sahibi olunduğu yönünde bir iddianın ileri sürülmediği, davacı şirketin lisans sözleşmesi ile hak sahibi olduğu markaya, lisans sözleşmesinden önce gerçekleşip sona eren tecavüz ve haksız rekabet eylemleri nedeniyle dava açmasının mümkün olmadığı, davacı şirketin aktif husumet ehliyetine sahip olmadığı, ayrıca davalının tecavüz teşkil eden eylemlerine dava tarihinden önce 31.12.2016 tarihi itibariyle son verildiğinden ve davalının daha sonra bu kullanımına yeniden başladığı ya da tecavüzün etkilerinin, tecavüzün durmasından sonra da devam ettiği iddia ve ispat edilemediği gerekçesiyle davalı vekilinin sair istinaf itirazlarının HMK"nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Davacı Şirket yönünden davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, Davacı ... ... yönünden davanın kısmen kabulü ile davalının işletmesinde “VOGUE” tanıtım işaretini kullanmasının davacının sahibi olduğu marka tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet yarattığının tespitine, Markaya tecavüzün önlenmesine (men"ine), Markaya tecavüzün durdurulması (ref"i) talebinin reddine, 2.083,33 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın 22.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ... ..."ya verilmesine, manevi tazminata ilişkin fazla istemin reddine, kararın kesinleşmesini müteakip özetinin tüm Türkiye"de yayımlanan gazetelerden birinde bir defa ilanına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi"nce verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 429,46 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacılardan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 10.12.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.