Esas No: 2021/8769
Karar No: 2022/5234
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/8769 Esas 2022/5234 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/8769 E. , 2022/5234 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Görevi kötüye kullanma
Hüküm : Beraat
Görevi kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin Fatsa 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 11/02/2016 tarihli ve 2015/287 Esas, 2016/80 Karar sayılı hükmün, katılan vekili ve sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 03/07/2017 tarihli, 2017/1420 Esas, 2017/5768 Karar sayılı ilamı ile verilen düzeltilerek onama kararına, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/09/2017 tarihli itiraznamesi ile 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz edilmesini müteakip, Dairemizin 11/12/2017 tarihli, 2017/5336 Esas, 2017/10083 sayılı kararı ile itiraz yerinde görülmeyerek, dosyanın gönderildiği Yargıtay Ceza Genel Kurulunca 01/06/2021 tarihli, 2018/12-45 Esas, 2021/234 sayılı kararla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne ve Dairemizin düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verilmesinin ardından dosya temyiz incelemesi için Dairemize gönderilmekle; yeniden incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 01/06/2021, 2018/12-45 Esas, 2021/234 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin vekâlet ücretinin tayininde sanıkların adedini ya da bir sanığın birden çok suç işlemiş olmasını değil, usulünce açılan ve avukat tarafından takip olunan dava dosyalarının sayısını esas ve ilke olarak alması, taraflara yükletilecek avukatlık ücretinin her dava dosyası için ayrı ayrı tayinini öngörmesi, ayrı ayrı dava açılmadıkça vekâlet ücretinin de ayrı ayrı belirlenmesinin ve sanıklara sunulan avukatlık hizmetinin bölünmesinin mümkün bulunmaması, avukatlık ücretinin temyiz aşaması da dahil kesin hüküm elde edilinceye kadar yapılan işin karşılığı olması, her ne kadar Tarifenin 14. maddesinin dördüncü fıkrasında sanık yararına avukatlık ücretine hükmedileceği düzenlenmiş ise de Avukatlık Kanununun 164. maddesinin son fıkrasında yer alan “Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir.” ve Tarifenin 3. maddesindeki “Yargı yerlerince avukata ait olmak üzere karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti...” şeklindeki düzenlemeler göz önüne alındığında karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücretinin avukata ait olduğunun kabul edilmesi, yine bu ücretin belirlenmesinde, avukatın emeği, çabası, işin önemi, niteliği ve davanın süresi göz önünde tutulacak olup sanık sayısının tek başına ücretin belirlenmesinde kriter kabul edilmemesi hususları gözetildiğinde, yargılandıkları aynı dava dosyasında aynı suçtan yargılanan birden fazla sanığın tek müdafii ile temsil edilmesi ve yargılama sonucunda sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi sebebiyle, müdafii tarafından sanıklara sunulan avukatlık hizmetinin sanık sayısınca bölünmesi mümkün olmadığından sanıklar lehine tek vekâlet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte Avukatlık Kanununun 169. maddesi ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. maddesi uyarınca avukatın emeği, çabası, işin önemi, niteliği ve davanın süresi göz önünde tutularak tarifede yazılı miktardan az ve üç katından çok olamayacak şekilde avukatlık ücretinin belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla,
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık ... tarafından işlenmediğinin sabit olduğu, diğer sanıkların atılı suçu işlediklerine dair mahkumiyete esas teşkil edecek her türlü şüpheden uzak, kesin, inandırıcı ve yeterli delil elde edilemediği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar lehine Avukatlık Kanununun 169. maddesi ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca avukatın emeği, çabası, işin önemi, niteliği ve davanın süresi göz önünde tutularak tarifede yazılı miktardan az ve üç katından çok olamayacak şekilde avukatlık ücretinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün vekalet ücretine ilişkin bendinin hükümden çıkarılarak yerine, “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdiren 5.000 TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanıklara verilmesine” cümlesinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 29/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.