Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/839 Esas 2011/1980 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/839
Karar No: 2011/1980
Karar Tarihi: 08.03.2011

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/839 Esas 2011/1980 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2011/839 E.  ,  2011/1980 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde,görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacılar ile davalılardan ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    Dava, davacıların murisinin iş kazası sonucu ölümü nedeniyle uğramış oldukları maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece davacılar murisinin iş kazası geçirdiği tarihte 1479 sayılı Yasaya tabi Esnaf Bağ-Kur sigortalısı olduğu, davalı şirketle aralarında hizmet aktinin bulunmadığı ve S.G.K"ca olayın iş kazası sayılmadığı davaya bakmaya genel hükümlere göre genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacıların yakınları olan ..."ın davalı ... Ltd. Şirketinin yapımını üstlendiği ... Konut Evleri İnşaatında düşey ve yatay yağmur pis su oluğu işini yaparken kepçe kafesinin kopması sonucu düşerek öldüğü anlaşılmaktadır.
    5521 sayılı Yasa’nın 1.maddesinde, işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş akdinden veya İş Kanunu’na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının iş mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Anılan maddede belirtildiği üzere, iş mahkemesinin görevli olabilmesi için uyuşmazlığın taraflarının işçi ve işveren veya işveren vekili olması, uyuşmazlığın iş sözleşmesinden veya İş Kanunu’ndan kaynaklanması koşuldur. Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgili olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilemez yahut değiştirilemez.
    5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde İş kazasının 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, iş kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde iş kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği bildirilmiştir.
    Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği ancak Kurumca olayın iş kazası sayılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemenin görevli olup olmadığının anlaşılabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir.
    Yapılacak iş; davacılara Sosyal Güvenlik Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir.
    Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın mahkemenin görevli olup olmadığının olayın iş kazası olup olmadığının belirlenmesi sonucu açıklığa kavuşacağı düşünülmeksizin yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde davacılar ile davalı ..."nun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre temyiz eden tarafların öteki itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 08.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara