Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/4083 Esas 2022/6767 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4083
Karar No: 2022/6767
Karar Tarihi: 20.09.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/4083 Esas 2022/6767 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2022/4083 E.  ,  2022/6767 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili tarafından duruşmalı, davalılardan Maliye Hazinesi ile ... Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 20/09/2022 tarihinde davacı vekili Av. ... ile davalılardan Maliye Hazinesi vekili Av. ... ... ... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; dava konusu 30.000 m2’lik taşınmazı 04/11/1996 tarihinde davalı Belediyeden satın aldığını, 04/09/1997 tarihinde davalı ... tarafından herhangi bir borcu kalmadığına dair yazı düzenlediğini, daha sonra inşaat izni verildiğini, taşınmaz üzerine inşa edilen villaların oturmaya hazır hale getirildiğini, ayrıca taşınmazın önceki zilyedi davalı ... ile adi satış senedi imzalayarak 30.000 TL ödediğini, tapu devri yapılmadığı için açılan tapu iptali davasının reddedilerek kesinleştiğini, villaların diğer davalı ... parseli içerisinde kaldığını, bu nedenle davalı Hazinenin sebepsiz zenginleştiğini, delil tespiti yaptırdıklarını, alınan rapora göre; inşaat imalat bedelinin 2.017.005,14 TL, arsa bedelinin ise 1.200.000 TL olarak hesaplandığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.200.000 TL arsa bedelinin davalı ... ile gerçek kişi davalıdan, muhtesat bedeli 2.017.005,14 TL’nin ise tüm davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, 16/02/2015 tarihli ıslah dilekçesiyle de; talebini taşınmaz bedeli yönünden 1.260.000 TL’ye, imalat bedeli yönünden 2.171.942,51 TL’ye artırmıştır.
    Davalılardan Belediye ve Hazine; davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalı ..., davaya cevap vermemiştir
    -2-
    Mahkemece; dava konusu taşınmazın öncesi orman olup, hazine lehine orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 775 sayılı Kanun gereğince Belediyeye geçen yerlerden olmadığı için tahsisin yolsuz olduğu, yolsuz tahsis gereğince Hazine ve Belediye hakkında sebepsiz zenginleşmeden söz edilemeyeceği, Hazineye ait taşınmaza bina yapan davacının iyi niyetli sayılmadığı, bu sebeple iyi niyet kurallarından yararlandırılmasının mümkün olmadığı, ayrıca 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/460-461-462 E. sayılı dosyalarının 24/01/2008 tarihinde kesinleştiği gerekçesi ile davalılardan Hazine ve Belediye aleyhine açılan davaların reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 132.072,60 TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen karar; davacı tarafın temyizi üzerine, Dairece verilen 10/04/2019 tarihli ve 2017/11410 E. 2019/3207 K. sayılı kararla; sair temyiz itirazları reddedildikten sonra, dava konusu taşınmaz satış sözleşmesi geçersiz olduğu, tarafların aldıklarını sebepsiz iktisap hükümleri gereği iade yükümlülüğü bulunduğu, buna göre, denkleştirici adalet ilkesi göz önünde bulundurularak davacının satış bedeli olarak ödediği paranın ifanın imkansız hale geldiği tarihteki alım gücüne uyarlanarak davalı Belediyeden tahsiline karar verilmesi, ayrıca somut olayda davacının kötü niyetli olduğu kabul edilerek, Hazine aleyhine asgari levazım bedeline karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
    Bozmaya uyan mahkemece; davalı ... hakkında verilen kararı kesinleştiğinden, bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 25.381 TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı Belediyeden tahsiline, 1.411.762,70 TL asgari levazım bedelinin dava tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı hazineden tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı ... vekilinin talebi üzerine de 22/10/2021 tarihli ek karar ile de hüküm fıkrasının (6), (7) ve (8) nolu bentlerinin düzeltilmesine karar verilmiş; karar ve ek karar, davacı vekili ve davalılardan Maliye Hazinesi vekili ile ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacı vekilinin tüm, davalılar Maliye Hazinesi vekili ve ... Belediye Başkanlığı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davalı ... Belediyesi vekilinin temyiz itirazının incelemesinde;
    6100 sayılı HMK'nın 326/2 maddesi uyarınca; davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkemece yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır.
    Buna göre; mahkemece; yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalı ... lehine, taşınmaz bedeli yönünden talep edilen 1.260.000 TL’den kabul edilen 25.381 TL’nin mahsubuyla, reddedilen 1.234.619 TL kısım üzerinden; imalat bedeli yönünden ise talep edilen 2.171.942,51 TL’nin tamamen reddedilmesi nedeniyle bu miktar üzerinden, bozma öncesi kesinleşen ilk hükme göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, ek kararda taşınmaz bedeli için 1.101.946,40 TL, imalat bedeli için 760.179,81 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiş olması, usul ve konuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
    3- Davalı ... Hazinesi vekilinin temyiz itirazının incelemesinde;
    492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesinde, Hazinenin yargı harcı alınmasını gerektiren bütün işlemleri, harçtan müstesna işlemler olarak sayılmıştır. Mahkemece; hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinde harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına takdiren yer olmadığına karar verilmesine karşın, ek kararla harç bedeli dahil edilerek belirlenen yargılama giderinin davalı Hazineden tahsiline hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir
    -3-
    Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nın 438/7. maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalılardan Maliye Hazinesi vekili ve ... Belediye Başkanlığı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle ek kararla düzeltilen hüküm fıkrasının (8) numaralı bendinin çıkarılarak yerine, “8) Davacı tarafın 16/02/2015 tarihli dilekçesi ile arz bedeli kapsamında 1.260.000 TL nin davalı ... Belediyesi ve ...'dan alınarak kendilerine ödenmesi yönündeki talebi kapsamında ... Belediyesi yönünden 25.381 TL, ... yönünden ise 132.672,60 TL'ye hükmedildiği, reddedilen kısmın davalı ... yönünden 1.101,946,40 TL, davalı ... Belediyesi yönünden 1.234.619 TL olduğu, imalat bedeline ilişkin davalı ... Belediyesi yönünden davanın tamamen reddedildiği anlaşılmakla,
    A) Reddedilen arz bedeli üzerinden hesap edilen (davalı ... Togay lehine 71.368,12 TL olmak üzere) 77.011,66 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ... ve ... Belediyesi'ne verilmesine,
    B) Reddedilen imalat bedeli üzerinden üzerinden hesap edilen davalılar Hazine ve ... lehine 55.058,99 TL olmak üzere) 80.455,07 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar Hazine, ... Belediyesi ve ...'a ödenmesine." ifadelerinin yazılmasına, üçüncü bentte açıklanan nedenle ek kararla düzeltilen (6) numaralı maddesinde yer alan “...2.474,90 TL yargılama giderinin...” ifadesinden sonra gelmek üzere “(davalı ... Hazinesinin harç bedelinden sorumluluğunun bulunmadığı gözetilerek) ifadesinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 8.400 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı ... Hazinesine verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı ... Başkanlığına iadesine, 353,30 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara