Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2010/1739 Esas 2011/1955 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1739
Karar No: 2011/1955
Karar Tarihi: 07.03.2011

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2010/1739 Esas 2011/1955 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, murisinin kurum kayıtlarında yanlış yazılan ad-soyadının nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesini istemişlerdir. Mahkeme isteği kısmen kabul etmiş ve murisinin SSK bildirgelerindeki ve kayıtlarındaki isimlerinin düzeltilmesine karar vermiştir. Ancak mahkeme, kayıtlarda görünen diğer kişilerle ilgili olarak yeterli delil olmadığı gerekçesiyle istemi reddetmiştir. Temyiz edilen kararda ise, davacıların murisinin hizmet cetvelinde çalışması Kuruma bildirilen ve gerçekte var olduğu anlaşılan kişinin de hak alanını doğrudan ilgilendirdiği ve mahkemenin taraf teşkili yapmadan yazılı şekilde karar vermesinin yanlış olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
21. Hukuk Dairesi         2010/1739 E.  ,  2011/1955 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacılar, murisinin, kurum kayıtlarında yanlış yazılan ad-soyadının nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    Davacı murisi olan ... Sosyal Sigortalar Kurumu kayıtlarında bir kısım çalışmalarının dava dışı ... ve ... adına bildirildiğini ileri sürerek Kurum kayıtlarında bu kişiler adına görünen çalışmaların ... aidiyetinin tespiti ile kayıtların düzeltilmesini istemiştir.
    Mahkemece istemin kısmen kabulü ile, davacıların murisi ... ait SSK bildirgelerindeki ve SSK kayıtlarındaki ... isminin ... olarak düzeltilmesine; SSK bildirgelerindeki ve SSK kayıtlarındaki ... isminin ... olarak düzeltilmesi isteminin reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacıların murisi olan ..."un ... SSK sicil no ile 01.08.1976-30.12.1992 tarihleri arasında 379 gün SSK lı çalışmalarının bildirildiği, bunlardan ... olarak 1976 yılında 150 gün, ... olarak 1978 yılında 180 gün ve ... olarak 1992 yılında 49 gün yazılı olduğu, nüfus kaydına göre davacı murisinin ... ve ... doğma 20.05.1958 doğumlu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü Hane; 2 Cilt ... Sayfa:26 da nüfusta kayıtlı ... olduğu, 24.07.1993 tarihinde öldüğü, ... Nüfus Müdürlüğüne kayıtlı ... ve ... oğlu 1958 doğumlu ... isimli bir şahsın nüfus kaydının bulunmadığı, ancak ... ve ... olma 1954 doğumlu ... İli ... İlçesi Nüfusuna kayıtlı ... isimli bir kişinin bulunduğu ve 1954 doğumlu ..."in ... SSK sicil no ile 01.08.1972-30.06.1997 tarihleri arasında farklı iş yerlerinde 5895 gün çalışması olduğu mahkemece tanık olarak dinlenen ... bu kişi ile ilgisinin olmadığı ve davacıların murisi ..."un hizmet cetvelinde de görülen ... sicil nolu iş yerinde 01.01.1977 tarihinde işe giriş ile 1977 yılında 360 gün çalışması bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Dava, davacıların murisinin hizmet cetvelinde çalışması Kuruma bildirilen ve gerçekte var olduğu anlaşılan ..."in de hak alanını doğrudan ilgilendirdiği halde yöntemince davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan ve dava hakkında beyanı alındıktan sonra çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken mahkemece taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olmuştur.
    Yapılacak iş, öncelikle, ... ve ... olma 1954 doğumlu ... İli ... İlçesi Nüfusuna kayıtlı ..."i davaya yöntemince dahil etmesi için davacıya süre verilip, bu kişininde davaya katılımı sağlanıp, dava hakkında beyanları alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, açıklanan bu yönler üzerinde durulmaksızın taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir..
    O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların öteki itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara