Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/1837 Esas 2022/5275 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/1837
Karar No: 2022/5275
Karar Tarihi: 05.09.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/1837 Esas 2022/5275 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2022/1837 E.  ,  2022/5275 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat


    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.04.2017 tarih, 2016/96 - 2017/100 sayılı davacı lehine 4.506,76 TL maddi, 7.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine ilişkin hükmünün davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 21.09.2017 tarih, 2017/1362 - 2017/1110 sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı davacı vekil tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 11.10.2021 tarih, 2021/2708 - 2021/6694 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, Dairemizin bozma ilamına uyularak ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucu kurulan 25.11.2021 tarihli hükmün davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine CMK'nın 307/3. maddesi gereğince dosya Dairemize gönderilerek yapılan temyiz incelemesinde;
    1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 78.630 TL olduğu ve silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 05.02.2012 – 16.08.2012 tarihleri arasında 193 gün gözaltında ve tutuklu kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 16.506,76 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
    Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362. maddesinin 1/a bendinde yer alan temyiz sınırı ve hükmedilen tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle, davalı vekilinin temyiz istemin CMK'nın 298. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE;
    2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Tazminat talebinin dayanağı olan ... Kapatılan 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/119 Esas – 2013/133 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 05.02.2012 – 16.08.2012 tarihleri arasında 193 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 21.12.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 100.000 TL maddi, 250.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 4.506,76 TL maddi, 7.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın eksik olduğu gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine dosyanın gönderildiği İlk Derece Mahkemesinde duruşma açılarak 4.506,76 TL maddi ve 12.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine, hükmedilen tazminat miktarının eksik olduğuna ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 05.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara