Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/3034 Esas 2012/4657 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3034
Karar No: 2012/4657

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/3034 Esas 2012/4657 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bu davada, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan bir taşınmazın, belediyenin kullanımında olduğu iddiasıyla kadastro tespitine itiraz edilmiş. Mahkeme, taşınmazın bölümlerinin farklı kişilerin kullanımında olduğunu ve Hazine adına tarla niteliğinde tesciline karar vermiştir. Ancak, daha önce aynı taşınmazla ilgili bir başka davada, davacı lehine kullanım şerhi verilmiştir ve bu karar kesinleşmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı usul ve yasaya aykırıdır ve birleştirilmiş dava dosyasında sonuçlandırılmalıdır.
Kanun maddeleri:
- 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesi
- 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi
- 3116 sayılı Yasaya göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu
- 03.03.1993 tarihinde askı ilanı yapılarak 04.09.1993 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları
20. Hukuk Dairesi         2012/3034 E.  ,  2012/4657 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, ... ilçesi, ... mahallesi, 143 ada 2 parsel sayılı 17910,28 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine 2/B madde ve davalı gerçek kişi lehine kullanım şerhi verilerek, Hazine adına tarla niteliğiyle tespit edilmiştir. Davacı ... vekili, çekişmeli taşınmazın Çatalca Belediye Başkanlığının kullanımında olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve Karacaköy mahallesi 143 ada 2 parsel numaralı taşınmazın, beyanlar hanesindeki kullanım ilişkin şerhin kısmen iptaliyle, taşınmazın 07.06.2010 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 9847,98 m² yüzölçümlü bölümün davacı ... Başkanlığının kullanımında; (B) ile gösterilen 8062,30 m² yüzölçümlü bölümün 1984 yılından beri Yakup oğlu ... (davalı) kullanımında olduğunun şerh verilmesine ve 143 ada 2 parselin mülkiyetinin Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 03.03.1993 tarihinde askı ilanı yapılarak 04.09.1993 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır.
    Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki; dava konusu çekişmeli 143 ada 2 parsel sayılı taşınmaz mahkemenin 2010/18 - 4 sayılı dosyasında da dava konusu olmuş ve mahkemece 2010/18 esas sayılı dosyada tespit maliki Hazine davaya dahil edilmeden davacı ...’ın kardeşi olan ve lehine kullanım şerhi bulunan davalı ...’a karşı açtığı dava 14/05/2010 tarih 2010/18 - 4 sayılı karar ile kabul edilmiş ve çekişmeli 143 ada 2 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine davalı ... ile birlikte davacı ... lehine 1/2 oranında kullanım şerhi verilmesine karar verilmiş ve verilen karar temyiz edilmeksizin kesinleştiği dairenin geri çevirme kararı ile getirtilen 2010/18 - 4 sayılı dosyadan anlaşılmıştır. Kadastro davalarında, tutanak aslının dosyada bulundurulması ve çelişkili kararların verilmemesi ve infaz sırasında tereddüt yaratılmaması bakımından aynı parseller hakkında
    açılan davaların birleştirilerek görülmesi esasen usul hükmü gereğidir. Aynı parsele yönelik olarak açılan davaların birleştirilmesi gerekirken, ayrı ayrı görülmesi isabetsiz olmuştur. Ne varki, davacı ... tarafından davalı ... aleyhine açılan dava, yukarıda vurgulandığı üzere, hükme bağlanmış ve kesinleşmiştir. Bir başka deyişle sözü edilen dava görülmekte olan dava niteliğini kaybetmiştir. Mahkemece, sonuçlandırılan 2010/18 - 4 sayılı dava dosyasında ... lehine kullanım şerhi verildiğine ve bu davada Hazine ve davacı ... taraf olmadığından verilen karar Hazine ve Çatalca Belediye Başkanlığını bağlamayacağına göre, husumetin 2010/18-4 sayılı dosyada lehine çekişmeli taşınmaz üzerinde 1/2 oranında kullanım şerhi verilen ...’a da yaygınlaştırılması gerekmektedir. Aksi halde, aynı parselle ilgili birbiri ile çelişkili ve infaz sırasında tereddüt yaratacak iki ayrı kararın mevcudiyeti söz konusu olacaktır.
    O halde, mahkemenin 2010/18-4 sayılı dava dosyasında lehine kullanım şerhi verilen ...’ın davaya katılımı sağlanarak husumet yaygınlaştırılmalı oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı ... Belediyesi ve davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 27/03/2012 günü oybirliği ile karar verildi.






    Hemen Ara