Esas No: 2012/2801
Karar No: 2012/6473
Karar Tarihi: 11.09.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2801 Esas 2012/6473 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Tapulama sırasında ... Köyü 2789 parsel numaralı 4400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile Maliye Hazinesi adına tespit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonu tarafından reddedilen davacılar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin hisseleri oranında davacı ... mirasçıları ... (4/16), ... (3/16), ... (3/16) ile ... (3/16) ve Ömer (3/16) ... adlarına tesciline, ... ve Budak Köy Tüzel kişilikleri tarafından açılan davaların reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiş, yapılan temyiz incelemesi sonucunda hüküm Yargıtay 16. Hukuk Dairesi"nin 87/16749 Esas, 12231 Karar numaralı ilamı ile onanmış, Hazine temsilcisi süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunmuş bu talep Yargıtay 16. Hukuk Dairesi"nin 1988/13159 Esas ve 1988/20102 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiş ve karar bu şekilde kesinleşmiştir. Tavzih talebinde bulunan ... ... ile ... ... 30.01.2012 tarihli tavzih talepli dilekçeleri ile kendilerinin ..."nın mirasçıları olduklarını, ancak isminin ... ... olmasına rağmen tapuda sehven ... olarak yazıldığını, ayrıca ..."nın ... ... adında bir mirasçısı olmasına rağmen kararda mirasçı olarak görünmediğini buna karşın mirasçı ... ..."nın hak sahibi olarak iki kez yer aldığını belirterek, yapılan bu hatanın düzeltilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda tavzih talebinin kabulüne karar verilmiş; hüküm, Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 305. maddesi tavzih kurumunu düzenlemiştir. İlgili maddeye göre "Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir." Maddeye göre; tavzih ancak hükmün infazına kadar mümkündür. Dava konusu taşınmaz hakkında tapu kaydı oluştuğuna göre, tavzih suretiyle düzeltme yapılması mümkün değildir. Bu durumda tapu sicilinde isim düzeltilmesi yoluna gidilmesi gereklidir. Mahkemece bu husus göz ardı edilerek hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.