Esas No: 2012/3355
Karar No: 2012/6249
Karar Tarihi: 10.09.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/3355 Esas 2012/6249 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Kullanım kadastrosu sırasında Narlı Köyü çalışma alanında kalan 119 ada 1 parsel sayılı 8820.77 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanun"un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve “taşınmazın ... tarafından kullanıldığı” şerhi verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... taşınmazın murisi ... tarafından kullanılmakta iken ölümü ile mirasçılarına kaldığı iddiasına dayanarak tüm ... mirasçılarının kullanımında olduğu şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişme konusu 119 ada 1 sayılı parselin tutanağının beyanlar hanesindeki kullanıcı olarak belirtilen ... ibaresinin iptali ile bu kısma ... mirasçılarının isimlerinin yazılmasına, taşınmazın tarla vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Dava 3402 sayılı Yasa"nın ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava sadece beyanlar hanesinde zilyetlik şerhi verilen ... aleyhine açılmıştır. O halde mahkemece davacıya davasını Hazine"ye de yaygınlaştırma olanağı tanınmalı, yasal hasım durumunda bulunan Hazine davaya dahil edilerek dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmeli, taraf teşkili sağlandığı takdirde davaya devamla tarafların bildirdikleri deliller toplanarak uyuşmazlık esastan çözülmelidir. Mahkemece taraf teşkili göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 10.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.