Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/26874 Esas 2013/26099 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/26874
Karar No: 2013/26099

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/26874 Esas 2013/26099 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı ile aralarındaki taşınmaz satış sözleşmesinin feshedilmesi ve ödenen bedelin tahsili için dava açtı. Ancak davalı adi ortaklık olduğu için, tüm ortakların ayrı ayrı tespit edilerek dava açılması gerektiği belirtildi. Mahkeme, adi ortaklık sözleşmesinde yer alan her bir ortağın davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna vardı ve hükmün bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Madde 4, İcra ve İflas Kanunu Madde 166, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 12.
13. Hukuk Dairesi         2013/26874 E.  ,  2013/26099 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ayıplı imalat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı ile yapılan sözleşme ile dava konusu taşınmazı satın aldığını, satılan taşınmazın ayıplı olduğunu bu nedenle teslim almaktan imtina ettiğini, ayıplı olması nedeniyle seçimlik hakları kapsamında sözleşmeden döndüğünü ve ödenen 540.988 TL"nin ve 10.236 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, adi ortaklık olarak tüzel kişiliğin bulunmadığını tüm ortaklara karşı dava açılması gerektiğinden davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece ... Tüketici Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, davacı ile davalı ... ortaklık arasında yapılan taşınmaz satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, sözleşmede ismi geçen inşaat ortaklığına dava yöneltilmiş olmasına rağmen, bu davalıya karşı yargılamaya devam edilmiş, sözleşmedeki adresine dava dilekçesi tebliğ edilmesinden sonra adi ortaklık aleyhine hüküm tesis edilmiştir. Ne var ki adi ortaklıkların tüzelkişiliği bulunmayıp husumet ehliyetleri de olmadığından davanın tüm ortakların ayrı ayrı tespit edilerek onlara yöneltilmesi gerekir. Taraf teşkili ve husumet re"sen gözetilmesi gereken hususlardandır. Mahkemece bu ilkeler ışığında adi ortaklık sözleşmesinde yer alan her bir ortağın davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar
    verilmesi gerekirken husumet ehliyeti bulunmayan davalıya karşı yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
    2-Bozma nedenine göre, sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 28.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara