Esas No: 2022/5638
Karar No: 2022/7431
Karar Tarihi: 06.10.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/5638 Esas 2022/7431 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/5638 E. , 2022/7431 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 36. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen kiralananın tahliyesi davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; hissedarı oldukları taşınmazda davalının 01/01/1996 başlangıç tarihli sözleşme ile kiracı olup sözleşmenin süresinin 31/12/2018 tarihinde sona erdiğini, kira sözleşmesi ve ek sözleşmeye göre davalının hem akde aykırı davrandığını hem de sözleşmenin süresinin sona ermesi nedeniyle tahliyesinin istenildiğini, gönderilen ihtarnamelerin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek; kira sözleşmesinin feshi ile davalının kiralanandan tahliyesini talep etmişlerdir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; kira sözleşmesinde kiraya verenlerin yedi kişi olduğu ancak tahliyeye ilişkin davanın kiraya verenlerden Zülfü Süt mirasçılarından ..., ..., ..., ... ve ... tarafından açıldığı, ihtarnamenin de bir kısım kiraya verenler tarafından gönderildiği ve bu eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle; dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve kanuna uygun bulunduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası; "Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur." hükmünü içermektedir.
Buna göre ilk derece mahkemesince; davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmiş olması nedeniyle, davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle nispi vekalet ücreti takdir edilmiş olması, doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan "18.489TL " rakamı çıkartılarak yerine "1.162TL" rakamının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 06/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.