Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2950 Esas 2012/6010 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2950
Karar No: 2012/6010
Karar Tarihi: 05.07.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2950 Esas 2012/6010 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, kullanım kadastrosu kapsamında 66 ada 54, 79 ada 6 ve 86 ada 39 parsel sayılı taşınmazlar ile ilgili olarak açılmıştır. Mahkeme, 66 ada 54 sayılı parsel yönünden davanın reddine, diğer parsel sayıları yönünden ise davanın kabulüne karar vermiş ve çekişmeli taşınmazların davacı adına tapuya tesciline hükmetmiştir. Ancak, davacının fiili kullanımının sadece bir kısmının tespit edilmesi sebebiyle karar temyiz edilmiştir. Dosya incelendikten sonra, mahkeme kararının dayandığı deliller ve yasal nedenler itibariyle temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, 79 ada 6 ve 86 ada 39 sayılı parsellerin gerçek kullanımı hakkında yeterli bir araştırmanın yapılmadığı tespit edilmiştir. Doğru bir sonuç elde edebilmek için ziraatçı bilirkişinin de raporunu sunacağı bir keşif yapılarak, taşınmazların zilyetliği ve kullanımıyla ilgili detaylı bir rapor hazırlanması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi.
16. Hukuk Dairesi         2012/2950 E.  ,  2012/6010 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kullanım kadastrosu sırasında 66 ada 54, 79 ada 6, 86 ada 39 parsel sayılı 13002.18, 3954.32 ve 3172.79 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek tarla ve ham toprak niteliği ile ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... Emel, adına beyanlar hanesine zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 66 ada 54 sayılı parsel yönünden davanın reddine, 79 ada 6 ve 86 ada 39 sayılı parseller yönünden davanın kabulü ile beyanlar hanesine "Sultan Emel’in kullanım ve işgalinde" olduğunun şerhine, çekişmeli taşınmazların ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak mahkemece, 79 ada 6 ve 86 ada 39 parsel sayılı taşınmazların tamamının davacının fiili kullanımında olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazlar başında yapılan keşifte, yerel bilirkişi ve tespit bilirkişileri 79 ada 6 sayılı parselin üzerinde davacının hayvan ağılı bulunduğunu, ancak taşınmazın çalılık olduğunu, 86 ada 39 sayılı parselin de bir bölümünün davacı tarafından ekilerek kullanıldığını, kalan kısmının çalılık olduğunu belirtmişler, keşif sonucu düzenlenen fen bilirkişi raporunda da 79 ada 6 sayılı parselin tamamı ve 86 ada 39 sayılı parselin bir bölümünün çalılık olduğu belirtilmiş olup, çalılık olan kısımlarda davacı tarafından ne şekilde fiili bir kullanım olduğu konusunda zirai bilirkişiden rapor alınmamış ve bu husus yeterince araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, taşınmazlar başında ziraatçı bilirkişi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılarak 79 ada 6 sayılı parsel ile 86 ada 39 sayılı parselin hali hazırda çalılık olduğu belirtilen bölümünde fiili bir kullanımın bulunup bulunmadığı, zilyetlik var ise zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü, 79 ada 6 sayılı parsel üzerinde bulunan ağılın muhdesat niteliğinde olup olmadığı hususlarında gerekçeli ve ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara