Esas No: 2012/2132
Karar No: 2012/5880
Karar Tarihi: 02.07.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2132 Esas 2012/5880 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 101 ada 202 parsel sayılı 1.320,42 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ...ve 101 ada 203 parsel sayılı 1.356,76 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ... adına, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit edilmiştir. Davacı ..., yasal süre içinde murisi ... adına tespit edilen 202 parsel sayılı taşınmazlarının bir bölümünün çekişmeli 203 parsel sayılı taşınmazın sınırları içerisinde kaldığını belirterek bu bölümün adlarına tescilini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 110 ada 202 ve 203 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının iptali ile kök muris ... mirasçıları adlarına veraset ilamındaki hisseleri oranında iştirak halinde mülkiyet hükümleri uyarınca tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların kök muris ..."den intikal ettiği ve mirasçıları tarafından taksim edilmediği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; mahkemece varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Davacı, kendisi ve müştereklerine ait bahçe olarak kullandıkları bölüm ile yol olarak kullandıkları bölümün komşu 203 parselin sınırları içerisinde kaldığını belirtip bu bölümün kendisi ve müşterekleri adına tescilini talep etmiştir. Dosya kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık parseller arasındaki ortak sınıra ilişkindir, Mahkeme ise davacının taleplerini aşacak şekilde her iki parselin kök muris adına tesciline karar vermiştir. Hakim davayı iddia ve savunma sınırları içerisinde sonuçlandırmakla yükümlüdür. Dosyada 3402 sayılı Yasa"nın 30/2. maddesinde yazılı re"sen araştırma yapılmasını gerektiren koşullar da bulunmamaktadır. O halde doğru sonuca varabilmek için mahallinde tarafsız, yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, taraf tanıkları ve fen bilirkişi huzuru ile yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında davacının sınırlarını gösterdiği taşınmaz bölümleri tespit edilmeli, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir biçimde kroki düzenlettirilmeli, davaya konu olan bölüm veya bölümlerin öncesinin kime ait olduğu, taşınmazlar arasındaki ortak sınırın nereden geçtiği kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik incelemeyle ve dosya kapsamına yanlış anlam verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.