Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/11116 Esas 2013/25912 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/11116
Karar No: 2013/25912

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/11116 Esas 2013/25912 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/11116 E.  ,  2013/25912 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR
    Davacı, avukat olduğunu, davalının vekilliğini yaptığını, ancak kendisini davalının haksız yere azlettiğini, 12.04.2010 tarihli Avukatlık sözleşmesi, 12.07.2010 tarihli miras taksim sözleşmesi ve 12.07.2010 tarihli azilname ile 20.10.2010 tanzim ve 16.11.2010 vade tarihli 43.000.00.TL bedelli bonoya istinaden 43.000.00.TL" nın tahsili için davalı aleyhine 02.05.2011 tarihinde icra takibi yaptığını, davalının itiraz ettiğini öğrenmesi üzerine 23.05.2011 tarihli dava dilekçesi ile 24.05.2011 tarihinde İcra Hakimliğine itirazın kaldırılması davası açtığını, İcra hakimliği tarafından takibe dayanak belgeler arasında avukatlık sözleşmesininde bulanmasından dolayı alacağın yargılama gerektirdiğinden bahisle davasının reddedildiğini ileri sürerek vaki itirazın iptaline, %40" dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, zamanaşımı ve esastan davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Her ne kadar mahkemece, davalının icra takibine 06.05.2011 tarihinde itiraz ettiği ve davacının bir yıllık zamanaşımı süresini geçirdikten sonra 23.05.2012 tarihinde itirazın iptali davası açtığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; İİK"nun 67/1 maddesinde "takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliğ tarihinden itibaren (1) Sene içinde genel
    Hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini talep edebilir." hükmü bulunmaktadır. Oysa davacı alacaklıya itiraz dilekçesi tebliğ edilmemiştir. Diğer yandan İİK"nun 67/1. maddesindeki süre zamanaşımı olmayıp hakdüşürücü niteliktedir ve resen nazara alınması gereken bir süredir. Mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine denmişse de kastedilenin hakdüşürücü süre olduğunda duraksama olmamalıdır.
    Davacı tarafından 43.000.00.TL alacağın tahsili istemi ile 02.05.2011 tarihinde başlatılan icra takibine davalı tarafından 06.05.2011 tarihinde itiraz edildiği ancak bu itirazın alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, davacının önce 23.05.2011 tarihli dilekçe ile 24.05.2011 tarihinde İcra Hakimliğinde itirazın kaldırılması davası açtığı ve davanın reddedilmesinden sonrada 23.05.2012 tarihinde bu davayı yani itirazın iptali davasını açtığı dosya kapsamı ile sabittir. Davacı tarafından yapılan icra takibine davalının 06.05.2011 tarihinde itiraz etmesine rağmen itirazın tebliğ edilmediği ancak davacının 23.05.2011 tarihli dilekçe ile 24.05.2011 tarihinde itirazın kaldırılması davası açması nedeniyle davacının itirazı en erken 23.05.2011 tarihinde öğrendiği ve bu tarihten itibaren 1 yıllık süre içerisinde 23.05.2012 tarihinde itirazın iptali davasını açtığı kabul edilerek işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış gerekçe ile zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara